- Ayrıntılar
- Kategori: İzdivaç ve Mahremiyetleri
- Gösterim: 9671
Müslüman bir kadının yabancı bir erkekle beraber bulunması, oturup kalkması haramdır. Ancak, şahidlik gibi zaruri haller ortaya çıkınca, zaruret miktarınca, kadının erkeğe görünmesine dinimiz müsaade vermiştir. Zaruretten fazla açılmanın haram olduğu da asla unutulmamalıdır.
Mü'min kadınların nikah düşecek erkeklerle, otel, apartman, dershane, park, bahçe ve ziyafet meclisi gibi yerlerde karışık bir halde oturup kalkmaları haramdır. Çünkü bunda zaruret yoktur. Ahzap Suresinin 59. ayet-i kerimesi ile kadınları "Elbiselerini üstlerine giymeleri" emredilmektedir. Kısa etek, kolsuz ve vücuda tıpatıp uydurulmuş bir elbise ile sokağa çıkmak, bahsi geçen ayet-i kerimenin ruhuna ve müslüma yaşayışına tamamen aykırıdır.
Önce şu hususu hatırlatmak isteriz; Kadının giydiği elbise, şemsiye kılıfı geçirildiği gibi vücuda yapışık ve dar olmayacaktır. Şehveti tahrik etmemesi için, altını göstermeyecek kalınlıkta ve vücut hatlarını, belli etmeyecek bollukta olmalıdır.
Hareketlerimizde adetlere değil, ayetlere bakmak zorundayız. Bir mesele hakkında dini bir emir bulunursa o hususta örf ve adete itibar olunmaz. Verilecek bir hüküm dini esaslara göre verilmelidir.
Utanma hissi, imanın; tesettür de utanmanın ayrılmaz bir parçasıdır. Peygamber (s.a.v.) efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır:
"Avret mahallimi içimdeki elbiseden saklamaya güç yetirebilseydim elbette onu gizlerdim"
(Tecrid-i Sarih c. 2, 242. Haşiye 2)
Resulüllah efendimizin çıplaklıktan ne kadar nefret ettiğini avret mahallini örtmeye gösterdiği dikkatten anlamak zor değildir.
Hz. Ali diyor ki: "İnsan avret mahallini açtığı zaman, yanındaki melekler utancından yüzlerini çevirirler."
Ebu Musa el-Eş'ari (r.a.) diyor ki: "Karanlık bir odada yıkanırım da Allah'tan olan utancımdan belimi doğrultamam"
Hz. Ebu Bekir, def'i hacet için helaya gittiğinde, utancından elbisesiyle başını örter, yüzünü kapar ve kış günlerinde bile terler içinde kalırdı.
Hz. Aişe validemiz, Resülüllah ile kendi arasındaki durumu "Ne o benden bir şey gördü ne de ben ondan gördüm" cümlesiyle dile getirmiştir.
Çünkü açılması dinen yasak sayılan uzuvların örtülmesi, sadece namaz kılma veya bir şahsın huzuruna çıkma zamanına mahsus değildir. Namaz dışında da kimsenin olmadığı yerlerde de örtünmek farzdır. Meleklerden ve yüce Rabbimiz'den utanmak gerekir. İnsanlardan utanıp Allah'tan utanmamak, utanmazlığın bir başka şeklidir.
Örtünme konusunda her müslümana yapılan emirlerden biri:
"Oyluğunu açma ve hiçbir canlının veya ölünün oyluğuna bakma"
(İbni Mace c. I, s. 469).
Oyluk, açılması yasak olan uzuvlardan ancak bir tanesidir.
Tenasül uzvuna yakın olması sebebiyle, hem örtülmesine azami dikkat gösterilmeli hem de ne canlının ne de vefat etmiş bir kimsenin oyluğuna bakmamalıdır.
Buyuruluyor ki:
"Bir kadın, kocasının evinden başka bir yerde elbisesini soyunup çıkarırsa, kendisi ile Rabbi arasındaki (haya) perdesini yırtmış olur"
(Tuhfetü'l-Ahvezı c. 8, s. 87).
Kadının elbisesi, onun manevi hayatının devamına hizmet eder. Allah'tan korkan bir kadın, evinden başka bir yerde soyunup çıplak bir halde ortaya çıkamaz. Utanmayı unutan kadın, hayatını kaybetmiş gibidir. Allah, böyle hareket eden bir kadına ceza olarak, onun utanma hissini kaldırır. Bundan sonra o kadının "Utanma" diye bir meselesi kalmaz. Artık o, açılırken değil kapanırken utanır. Bu da artık insanlıktan da çıktığının bir delilidir. Çünkü utanmak, ancak. insanlara mahsus bir husustur.
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Ayrıntılar
- Kategori: İzdivaç ve Mahremiyetleri
- Gösterim: 10115
Aşağıdaki hadis-i şerifleri zamanımıza ışık tutması bakımından ibretle okuyalım:
"Ateş (cehennem) ehlinden iki sınıf vardır. Ben onları (sizin aranızda) göremiyorum: Yanlarında sığır kuyrukları gibi kamçılar bulunan bir topluluk ki, onlarla halkı döverler. Bir (diğeri) de giyinmiş çıplak eğrileştiren (ve haktan) uzaklaşan bir takım kadınlardır ki, başları deve hörgüçleri gibidir. Bunlar, cennete giremezler ve oranın kokusunu (bile) bulamazlar. Halbuki cennetin kokusu, şu kadar, bu kadar mesafeden hissedilir."
(et-Terğib ve't-Terhib c. 3, s. 95 .
Bu hadis-i şerif, Peygamber (s.a.v.) efendimizin mucizelerinden olan ve gelecekten haber veren bir hadis-i şeriftir. Zira "Ben, şu sırada onları (sizin aranızda) göremiyorum” ifadesi ile bu iki sınıfın ileride türeyeceğini haber vermiş olmaktadır.
İkinci bir mucize: İki sınıftan birinin halkı dövmek için, kullanacağı kamçının "Öküz kuyruğu" şeklinde olacağı, dikkat çekicidir. Gerek elastikiyette, gerekse can acıtmada bu günkü "Cop"lara işaret olunmuş gibidir.
Üçüncü bir husus da, "Giyinmiş çıplaklar" ifadesi ile tarif edilen kadınların halleri, saç ve baş durumları bugünkü kadınların durumlarına uygun düşmektedir. Bugün günümüzde vücuda tamamen yapışan elbiseler giyilmesi, tam tamına "Giyinmiş çıplaklar" ifadesinin karşılığıdır.
Örtünme, mü'min için asıldır. Açılma ise, mecburiyetlerin ortaya çıkardığı hallerdendir. Bu da hadis-i şerifte belirtilmiş olmaktadır. Bunlardan biri bulunmadıkça örtünmeyi asla ihmal etmemeli ve meleklere saygılı davranmalıdır.
Zira, tuvalet ihtiyacını giderirken ve cinsi münasebet zamanı hariç, insanlardan hiç ayrılmayan melekler vardır. Onlara eziyet etmemek için dikkatli olunmalı, açılmamalıdır.
Nitekim hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
"(Tam manası ile) çıplak olmaktan sakının. Zira sizden hiç ayrılmayan melekler vardır. Onlar ancak, defi hacet zamanı ile, kişi hanımıyla cima ettiği zaman ayrılırlar. Onlardan utanın ve onlara karşı ikram (ve şerefli bir şekilde hareket) edin"
(Tuhfetü'l Ahvezi c. 8, s. 84).
Peygamberimiz Tarif Ediyor
Aişe (r.a.)dan rivayet olunmuştur. Ebu Bekir (r.a.)in kızı Esma (r.a.), üzerinde ince elbiseler bulunduğu halde, Resulüllah'ın huzuruna girmişti. Resul-i Ekrem hemen yüzünü ondan başka bir tarafa çevirdi ve ''Ya Esma! Bir kadın hayız (görecek çağ)a ulaştığında şundan ve şundan başka (bir yerinin) görülmesi caiz olmaz" buyurarak, yüzüne ve iki eline işaret etti."
(Ebu Davud c. 4, s. 62).
Bu hadis-i şerif bazı hakikatleri ortaya koymakta ve hükme bağlamaktadır. Şöyle ki:
a) Altını gösteren bir kumaşın, dini bir kisve olmayacağı,
b)Böyle bir elbise giymiş bir kadını görecek erkeğin başını başka bir tarafa çevireceği,
c) Görülecek bir hatanın, münasip bir yolla düzeltilmesi gerektiği,
d) Ergenlik çağına ulaşmış kimsenin, emir ve yasaklara dikkat etmekle mükellef bulunduğu,
e) Kadının yüz ve ellerinden başka, her tarafının avret mahalli olduğu,
f) Görülecek eksikliğin, kimde olursa olsun hatırlatılması lazım geldiği,
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Ayrıntılar
- Kategori: İzdivaç ve Mahremiyetleri
- Gösterim: 9357
Erkeğin erkeğe karşı örteceği yer, göbek ile diz kapağı arasıdır. Dizler avret mahalline dahildir. Erkek, erkeğin bu kısımlarına bakamaz. Bir yatakta yatmaları caiz olmaz. Kucaklaşmak ve öpmek ise mekruhtur. Kucaklaşmak hadisi şerifte nehyedilmiştir. Fakat bazı ulema mekruh olan kucaklaşmayı, şehvetle ve dış elbisesiz olarak yapılan kucaklaşma olarak tarif etmişler, sevgi ve iyilik kastı ile olan kucaklaşmak ise, caizdir, demişlerdir.(25) İlk kucaklaşanlar da İbrahim as. ile Hz. Zülkarneyn'dirler. Muaneka yani kucaklaşmak, iki kişinin kollarını birbirlerinin boyunlarına sarmak suretiyle yapılır. Göğüsleri de birbirine temas eder. Göğüs göğüse temas etmeden, sadece yüzlerin birbirine değdirilmesine muaneka (Kucaklaşmak) denilemez.
Erkek tüysüz ve parlak olduğu zaman, nefsinden emin olmayan başka bir erkeğin ona bakması helal olmaz. İmam-ı Azam efendimiz hazretlerinin (r.a.) talebesi İmam-ı Yusuf, zikredilen şekilde olduğu için, sakalı çıkıp büyüyünceye kadar onu derste karşısına oturtmadığı, yan tarafına oturttuğu rivayet edilmektedir. Erkek olsun kadın olsun, tek başına oldukları zaman da Allah'tan ve kendileriyle beraber olan meleklerden haya için mecbur olmadıkça avret yerlerini örtmeleri lazımdır.
25) Durer: Cilt 1, s. 318
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Ayrıntılar
- Kategori: İzdivaç ve Mahremiyetleri
- Gösterim: 8941
Erkekler, hem akrabası olan kadınlara, hem de yabancı kadınlara göbekleri ile diz kapakları arasını göstermemelidirler. Göbek-diz kapak arası mutlaka kapalı olmalıdır. Kadınlar kendilerinden emin oldukları takdirde, erkeklerin göbekten karnı ve diz kapaktan aşağı kısımlarına bakabilirler. Kendilerinden emin olmazlarsa, o da caiz değildir ..
Erkeğin, kendi karısına karşı ise hiçbir yasak kısmı yok Ancak birbirlerinin cinsiyet organlarına bakmaları mekruhtur.
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !
- Ayrıntılar
- Kategori: İzdivaç ve Mahremiyetleri
- Gösterim: 8977
Kadının sesi yasak değildir. Zira Peygamberimiz (s.a.v.)in zevceleri, sahabe-i kiram ile konuşurlar, onlara İslami hükümleri tebliğ ederlerdi. Fakat erkekler nefislerinden emin olamadıkları zaman, Kur'an-ı Kerim de okusa, kadın seslerini dinlemeleri caiz olmaz. Fakat müslüman kadınlarımız da erkekler ile konuşurken seslerinin tabii ve fıtri tonları ile konuşmaya, dikkati çekmek için, değişik tonda konuşmamaya dikkat etmeleri icab eder. Erkeklerin dikkatini çekmek için, değişik ton ve ahenkde konuşmaları günahtır.
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !