Öncelikle diyalog kelimesini irdelemek lazım.Diyaloğa evet ya da hayır demek, hristiyan, yahudi ve diğer ehli bilahidayet ile olan münasebetlerimizdeki ahvalimizin muayyenliği hususunda bize tam ışık tutmamaktadır. Çünkü diyalog kelimesi hem şu anda bir çok kitlenin tartıştığı bir kavram anlamına gelmekte hem de asırlardır Müslümanların ğayrı müslimlerle münasebetleri esnasında hali olmadıkları bir birlikteliğe isim olarak verilmektedir.

  İcma, lügat itibariyle “azim” ve “ittifak” manalarına gelir. Istılahta ise, “Ümme-i Muhammed’in müçtehitlerinin şer’î bir hüküm üzerine ittifak etmeleridir”.

Kelam ve munazara ilmini ihtiyaçtan fazla öğrenmek ise mekruhtur. Rivayet edildiğine göre, İmamı A’zam Ebu Hanife, oğlu Hammad’ı bundan sakındırmıştır. 

İslam dünyasında Şii ve Sünni tartışmaları yeniden hortladı. Fakat bu kez tartışmalar alt düzeyden çok, üst düzeyde ağır bir şekilde yaşanıyor. Son tartışmalara Ayetullahuzma Muhammed Hüseyin Fadlullah, Şeyh Yusuf el Karadavi ve Ayetullah Muhammed Ali Teshiri gibi İslam dünyasının ünlü isimler de katıldı. Yusuf el Karadavi, İran Mehr haber ajansının kendisine yönelik ağır ithamlarına uzun bir açıklama ile cevap verdi.

Yıllardır Alemi İslamda tartışılan bir mevzu. Hatta Türkiyede bazı gruplara, "faize helal diyorlar.. "diye faizin savunuculuğu görevi yakıştırılır. Aslında darül harpte gerçekten farklı bir durum var. Bunu ümmetin müctehidleri asırlar öncesinden ifade etmişler. Peki nedir o farklı durum?

   
© incemeseleler.com