Mâlûm olduğu gibi, menfaatli ilimle meşgul olmak, meşgûliyetlerin en zevklisi, amellerin en efdali, Allah’a en çok yaklaştıranı ve en büyüğüdür.
İlimlerin en faydalısı da, Hadis ilmidir. Çünkü gerek ibâdet ve münâkehat’a (Nikâh), gerekse muâmelât, ukûbât (cezâlar), ahlak ve âdâb (edebler) hakkında olan fıkıh ve hükümlerin bildirildiği, feyz ve saâdetimize sebep olan kitap (Kur’an-ı Kerim) ve sünnet (hadis-i şerifler) olup, Kur’an âyetlerini dahî açıklayan hadis ve sünnetlerdir. Nitekim hadis-i şerifte:
“Bana Kur’an ve bir misli dahî beraber olarak verildi” buyuruldu. (Bir misli dahî)den murad “Kur’an’ı şerh eden sünnet ve hadislerdir” denilmiş...
Kur’an-ı Kerim’in kitap hâline getirilerek neşrinden sonra, büyükler himmetlerini hadis-i şerifleri toplamaya sarf etmişler.
İlk defa sünnetlerin toplanması Hicrî l0l senesi Receb-i Şerif’inde, Ömer bin Abdülaziz Hazretleri’nin, o sırada Medine-i Münevvere’de kendilerinin emir ve kadısı bulunan Ebû Bekir bin Hazm Hazretlerine emirnâme yazarak:
“Rasûlüllah’ın hadislerini araştır ve bulduklarını yaz. Çünkü ben ilmin ve ulemânın kaybolmasından korkuyorum” buyurmasıyla başlanmıştır.
Sahâbe-i Kirâm, Kur’an’ın şânına olan îtinaları ve Kelâm-ı İlâhî’nin Rasûlüllah’ın hadislerine karışmasından çekindikleri için hadis-i şerifleri cem etmemişlerdi.
İlk defa Hadis yazan İmam-ı Zührî’dir ki, (İbni Şihab) ismiyle mâruf olup Tâbiindendir.
Daha sonra Abdülmelik bin Abdilaziz İbni Cüreyh’-dir.
Ve yine o asrın büyüklerinden İmam-ı Mâlik, İmam-ı İshak, İbni Hişam, Rabî bin Sâbih, Abdullah ibni Mübarek, Süfyan-ı Sevri, İmam-ı Evzâî gibi muhterem imamlar hadis cem ve tertibine îtinâ etmişlerdir.
Hadis, diğer tâbiriyle “Sünnet”, Hatemün-nebîyyin (S.A.V.) Efendimiz’in kavli (sözü), fiili (işi) ve takriri (bir söz söylenirken veya bir iş yapılırken duyup, görüp de men etmedikleridir.
Bunların toplanması ve tertibi bir vâkît râvîleri olan Eshâb-ı Kirâm Hazretlerinin isimleri sırasında olup, bir râvî sahabînin ne kadar rivâyeti varsa bir babda toplanmış, sonra hadislerin ihtivâ ettiği meseleler îtibârıyla bölümlere ayrılıp Fıkıh bölümleri tertip edilmiştir.
Hicrî 256’da vefat eden İmam-ı Abdullah Muhammed bin İsmail El-Buhari;
261’de vefat eden İmam Ebûl Hüseyn Müslim bin Haccac El-Kuşeyri En-Nişâbûrî...
279’da vefat eden İmam Ebû Îsa Muhammed bin Îsa Et-Tirmizî
275’de vefat eden İmam Ebû Davud Süleyman bin Eş’as-il Secistânî,
303’de vefat eden İmam Ebû Abdurrahman Ahmed bin Ali bin Şuayb En-Neseî
273’de vefat eden İmam Ebû Abdullah Muhammed bin Yezid bin Mâce-il Kazvînî. (Rahmetullahi Aleyhim) gibi hadis imamlarının eserleri olan (Kütüb-ü Sitte) bütün o tertip üzere yazılmıştır.
Bu tertip üzere te’lif edilen hadis kitaplarından Şeyh Hafız Celâleddin Abdurrahman ibni Ebî Bekiris-Süyûtî’nin (Elcâmi-üssağir Fi Hadis-i Beşirin Nezir) isimli kitabı hadis-i şeriflerin ilk harfleri îtibârıyla, İmam-ı Râzıyüddin Hasan bin Muhammed Es-Sağanî’nin (Meşarikul Envarın-Nebeviyyeti Min Sıhah-il Ehbaril Mustafa-viyyeti) isimli kitabı da hadis-i şeriflerin ilk kelimeleri îtibârıyla tertip edilmiş ve bir takım fasıl ve bablara taksim olunmuştur.
Bu iki kitapta olan hadis-i şeriflerden seçerek bir tertibe koyup tercüme etmeyi âhiret azığı, saâdet sermâyesi ve din kardeşlerime âcizâne hizmet bildiğimden Allah’ın yardımını umarak (Elif) harfinden cem ve tertibe başladım. Ve bu kitaba (Elhakaik Mimmâ Fil Camiis-Sağir Velmeşarık Min Hadis-i Hayril Hâlâyık) ismini verdim.
Mehmet Zihni
NOT: Musannif Mehmet Zihni Hz., bu kitabı iki fasıl üzere tertip etmişlerdir:
1- Ravilerin Tercüme-i Hâlleri
2- Seyyid-i Kâinat’ın Hadisleri
Biz bu kitapta birinci faslı ele aldık.