142. Bir gün adâletle vâlilik yapmak, yetmiş senelik (nâfile) ibâdetten hayırlıdır. (İhya C. 2 S. 85)
143. Âdil hükümdarın bir günü (bir gün adâletle hük-metmesi) bir adamın kendi kendine altmış sene (nâfile) ibâdet etmesinden hayırlıdır. (İhya C. 3 S. 693)
144. Cennete ilk girecek üç sınıftan biri de âdil hü-kümdarlardır. (İhya C. 3 S. 694)
145. Duâsı reddedilmeyen üç sınıftan biri de âdil hü-kümdarlardır. (İhya C. 3 S. 694)
146. Kıyâmet günü meclisime en yakın olanlar, âdil hükümdarlardır. (İhya C. 3 S. 694)
147. Hiçbir aşiret reisi yok ki, kıyâmet günü eli boynu-na bağlı olarak gelmesin; sonra kendini ya adâleti kurtarır yada zulmü helâk eder. (İhya C. 3 S. 694)
148. Üç kadı (Hâkim)den ikisi cehennemde, birisi cen-nettedir. (İhya C. 3 S. 697)
149. Kadılık mevkiine getirilen kimse, bıçaksız boğaz-lanmıştır. (İhya C. 3 S. 697)
150. Siz emirliğe harissiniz, halbuki o, kıyâmet günü hasret ve nedâmettir. Ancak onu hakkıyla ele alanlar bu hasret ve nedâmetten kurtulur. (İhya C. 3 S. 697)
151. Bir âmir emrine verilen memurlara nasihatte bu-lunmazsa, Allahü Teâlâ ona cenneti haram kılar. (İhya C. 2 S. 844)
152. Bir vali yanında çalışanlara hıyanet ettiği halde ölürse, Allahü Teâlâ ona cenneti haram kılar. (İhya C. 2 S. 847)
153. Emirlerin en kötüsü “Hutame” (kendisine hâkim olamayan emirler)dir. Bunların yalnız kendileri helâkte-dir. (İhya C. 2 S. 852)