Anne babalar evlatlarına öğüt vermelidirler. Bu hususta peygamberler bize örnektirler.

Cenab-ı Allah, İbrahim ve Ya'kub (aleyhümüsselam) gibi peygamberlerin evlatlarına nasıl öğüt verdiklerini bize Kur'an-ı Kerim'de açıklıyor ve buyuruyor.

"İbrahim, bunu (aynı şeyi) oğullarına da tavsiye etti. (Torunu) Ya'kub da (öyle yaptı): "Ey oğullarım, Allah si­zin için (İslam) dini (ni) beğenip seçti. O halde siz de (başka değil) ancak müslümanlar olarak can verin (dedi)."

(Bakara Süresi, ayet:132)

Lokman aleyhisselamın oğluna yaptığı vasiyeti de Cenab-ı Allah Kur'an-ı Kerim'de şöyle beyan buyurmuştur:

"Hani Lokman oğluna -öğüt verirken- (şöyle) demişti: "Oğulcağızım, Allah'a (c.c.) ortak koşma. Çünkü şirk elbette büyük bir zulümdür."

(Lakman süresi ayet: 13)

Bunun üzerine oğlu küfürden dönüp İslamı kabul etti. "Oğulcağızım, hakıykat (yaptığın iyilik veya kötülük) bir hardal tanesi kadar olsa da, bir kaya içinde, ya gök­lerde, yahut yerin içinde (gizlenmiş) olsa bile Allah onu getirir (meydana çıkarır ve hesabını görür). Çünkü Allah latıyfdır. (İlmi en gizli şeylere kadar nafiz ve şamildir) hakkıyle haberdardır." 

"Oğulcağızım, namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret.

Kötülükten vazgeçirmeye çalış. Sana (bu emir ve nehiy sebebiyle) isabet eden şeylere katlan. Çünkü bunlar kat'i surette farzedilen işlerdendir."

"İnsanlardan (kibirlenip) yüzünü çevirme. Yer (yüzün) de şımarık yürüme. Zira Allah her kibir tasla­yanı, kendini beğenip öğüneni sevmez."

"Yürüşüyünde mu'tedil ol. Sesini alçalt. Seslerin             en çirkini, hakikat eşeklerin anırışıdır.”

(Lokman süresi, ayet: 16,17,18,19)

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Kızlara iyi terbiye vermeleri, İs1amiyeti öğretmeleri için kadınlara tenbih edilmelidir. Çünkü kızlar çoğunlukla vakitle­rini annelerinin yanında geçirirler. Baba, iş icabı kızı ile çok fazla bir arada bulunamadığı içindir ki, ona dini terbiyeyi ver­meye fırsat bulamaz. Binaen'aleyh, bu görevi ihmal etmemesi için karısına sıkı sıkı tenbih eder. Erkek çocuğun iyi bir terbiye alması, ahlaklı olarak yetişmesinde baba daha fazla imkana sahip olduğu gibi, kızın terbiyeli, ahlaklı, tam bir müslüman hanımı olarak yetişmesi için de annenin çok büyük rolü olur.

Onlarla Gelen Sevap

"Herhangi bir müslümanın bir kızı varsa, o kızına İslam terbiyesi vermiş ve terbiyesini de gereği gibi yapmışsa, onu helalinden yedirmiş ve Allah'ın kendisine ihsan buyurduğu nimetlerden o kızcağızına ihsanda bulunmuşsa, o kız, babasını ateşten korumak hususunda teminat verici, cennete varmasını kolaylaştırıcı olur."

İbni Abbas (r.a.) Allah'ın Resulünden şu hadis-i rivayet etti:

"Hiç bir şahıs yoktur ki, iki kız evladı olsun, onlar onun yanında bulunduğu müddetçe onlara iyilik yapsın da, o kızlar da onu cennete sokmaya sebep ol­masın.”

Enes (r.a.) Allah Resulünün (s.a.v.) şöyle dediğini rivayet etti:

“Kimin iki kızı veya iki kız kardeşi olursa, o da bunlara yanında oldukları müddetçe iyilikte bulunursa, benimle o kimse cennette (parmaklarını işaret ederek) bunların ikisi gibi oluruz."

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Doğumun ikinci edebi, doğan çocuğun kulağına ezan oku­maktır. Rafi, (r.a.) babasından rivayet eder: "Allah'ın Resulünü gördüm ki, Hazret-i Fatıma (r.a.) oğlu Hasan'ı doğurduğu zaman, Hasan'ın kulağına ezan okudu."

Allah'ın Resulünden rivayet ediliyor ki:

"Hangi müslümanın bir çocuğu doğunca, çocuğun sağ kulağına ezan, sol kulağına da kamet okursa, o ço­cuktan ümm-i sibyan (havale) hastalığı kalkar," bu­yurmuştur.

(İhya)

Çocuk ilk konuşacağı zaman, her şeyden evvel ona "La ilahe illallah" demeyi öğretmek müstehabdır. Ta ki, ilk konuşması, bu olsun.

Rivayet edilir ki, Resul-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) bir çocukla karşılaştığı zaman şu duayı okurdu:

"Ey Allah'ım! Bunu hayırlı ve Allah'dan (c.c.) kor­kanlardan eyle ve onu güzel bir surette yetiştir."

Anne ve baba çocuklarının yüzlerine baktıkları zaman İbrahim aleyhisselamın yapmış olduğu şu duayı okur ki Allah Teala Kur'an-ı Kerim'de onu beyan buyurmuştur:

"İhtiyarlık halimde bana İsmail'i ve İshak'ı ihsan eden Allah'a hamd olsun. Gerçekten Rabbim duayı ka­bul edendir."

(İbrahim suresi, ayet: 39)

Hz. Esma (r.a.) Anlatıyor:

Hz. Eblibekir (r.a.) efendimizin kızı Hz. Esma validemiz an­latıyor:

Ben Kuba'da oğlum Abdullah bin Zübeyr'i doğurdum.

Sonra Allah'ın Resulüne getirip mübarek kucağına bıraktım. Allah'ın Resulü bir hurma istedi. Onu ağzında çiğnedi, sonra Abdullah'ın ağzına çaldı. Binaealeyh Abdullah'ın karnına ilk giren gıda Allah Resulünün mübarek tükürüğü oldu. Bundan sonra hurmayı yedirdi ve daha sonra onun için bereket istedi."

Abdullah bin Zübeyr müslümanlardan Medinede ilk doğan çocuktur. Müslümanlar Abdullah'ın doğumu ile şenlik yaptılar. Çünkü müslümünlara: "Yahudiler size sihir yapmıştır. Artık sizin çocuğunuz olmaz" denilmişti.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Yine Enes'den Allah Resulünün şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir.

"Kim, çarşıdan güzel ve yeni bir şey alıp çoluk çocuğuna götürürse, sanki onlara bir sadaka sırtlamış götürmektedir. Ta ki, onu onların arasına bırakıncaya kadar (bu durum devam eder). Getirdiğinde erkek çocuk­larından evvel kız çocuklarına vermelidir. Zira kız çocuğunu sevindiren bir kimse, sanki Allah'ın korku­sundan ağlayan kimse gibidir. Alah'ın korkusundan ağlayan bir kimsenin ise Allah bedenini ateşe haram kılar."

Ebu Hüreyre (r.a.) da Allah Resülünün şöyle bu­yurduğunu rivayet ediyor:

"Kimin üç kızı veya kızkardeşi olup, onların şiddet ve zahmetlerine karşı tahümmül gösterirse, Cenab-ı Hak, o kulunu, onlara gösterdiği rahmetin faziletin­den ötürü cennetine dahil eder."

Resülüllah'ın bu sözünden sonra ashab-ı kiramdan birisi:

- Ey Allah'ın Resülü! İki tane olursa durum nasıldır? Resülüllah: .

- İki tane olursa da durum böyledir, buyurdu. Başka bir kişi:

- Ya bir tane ise nasıldır? Allah'ın Resülü:

- Bir tanede de aynı fazileti elde eder, cevabını verdi. Resül-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) kız çocuğu hakkında şöyle buyuruyor:

"Bir kimsenin' bir kız evladı olsa da onu İslam adabı ile terbiye etse ve Allah'ın kendisine verdiği ni­metlerle büyütse, Allah Teala, o kişiyi cehennem ateşinden korur."

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Çocuğuna güzel bir isim vermelidir. Zira çocuğa güzel bir isim vermek çocuğun babası üzerinde bir hakkıdır. Nitekim Allah'ın Resulü (s.a.v.) buyurmuştur:

"Çocuklarınızı benim ismimle isimlendiriniz. Fakat benim künyemi kimseye vermeyiniz." b yurmuştur.

Binaenaleyh Ebu İsa ile herhangi bir kimseyi künyelen­dirmek mekruhtur.

Düşük çocuğa, isim vermek gerektir. Abdurrahman bin Yezid bin Muaviye dedi ki:

- Düşük çocuğun kıyamet gününde babasının arkasında koşup: "Beni dünyada iken zayi ettin. Beni isimsiz bıraktın." diye bağıracağını bildiren bir hadis-i şerifi işitmiştim.

Bunun üzerine Ömer bin Abdülaziz, Abdurrahman'a dedi ki:

- Kişi düşen çocuğa nasıl isim verecek? Halbuki onun erkek veya kız olduğunu bilmemektedir?

Ömer bin Abdülaziz'in bu sualine karşılık olarak

Abdurrahman:                              .

- Bir takım isimler vardır ki, iki sınıfa da gider. (Yani hem kıza hem erkeğe verilen bir isim vermelidir.)

Allah'ın Resulü (s.a.v.) buyuruyor:

"Sizler kıyamet gününde özel isimleriniz ve ec­dadınızın isimleriyle çağrılacaksınız. O halde isimle­rinizi güzelleştirin. Yani çocuklarınıza güzel isimler verin."

Herhangi bir müslümanın manası uygun olmayan ismi varsa, o ismi değiştirmek onun için müstehaptır. Nitekim Allah'ın Resulü (s.a.v.), El-As'ın ismini "Abdullah" ile değiştirdi. (Ümmü Seleme validemizin kızı) Zeynep'in ismi (temizleyici manasına gelen) "Berre" idi. Bunun üzerine Allah'ın Resulü (s.a.v.) "O kendi nefsini temizler" dedi. Ve ismini "Zeynep" olarak değiştirdi. Böylece Eflah, Yesar, Nafi ve Bereket isimleriyle isimlenmek hususunda da yasak­lama gelmiştir. Çünkü "Bereket orada mı?" diye sorulunca "Hayır" cevabı verilebilir.

Kötü ve çirkin mana taşıyan, hele İslamda yasak edilen isimlerin çocuklara takılması doğru değildir. Böyle İslamda çirkin görülen isimlerin değiştirilmesi hakkında hadis-i şerifler varid olmuştur. Zamanımızın modası haline gelen anlamsız ve uydurma isimleri, çocuklara vermekten müslüman­ların kaçınması gerekir.

Çocuğa, İslam ölçülerine göre hoş görülmeyecek, çirkin bir isim konulmamalı, konulmuş ise değiştirilmelidir. Resulüllah Efendimiz, hoşlanmadığı bir adı duyduğu zaman, değiştirirlerdi.

Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz; isyan manası taşıdığı için "asi" ismini, izzet ve ululuk sadece Allah'a mahsus olduğu için, "aziz" ismini, "şeytan" ismini; verdiği hükmü geri al­mak manasını taşıdığı için "hakim" adını, yılanlardan bir cinsin adı olduğu için "hubab" adını, ateş adı olduğu için "şihab" ismini, çorak ve verimsiz araziye denildiği için "afira" adını değiştirmişlerdir.

(Et-terğib, vet-Terhib)

Peygamber Efendimiz, zevcelerinden ikisinin ve üvey kızının ilk isimlerini değiştirmiştir. Bunlardan biri Zeynep binti Cahş, diğeri Cüveyriye validemizdir. Bunların ilk isimleri Berre idi. Üvey kızının adı da Berre idi. Hz. Ömer'in kızına koyduğu Asiye ismini de Cemile olarak değiştirmiştir.

Said b. Müseyyeb'in büyük babası Resulüllah'ın (s.a.v.) hu­zuruna varmış. Efendimiz kendisine adını sormuş. O da "Hazen" olduğunu söyleyince, Efendimiz kendisine "Sehil" adını almasını tavsiye etmiş. O zat da, "Ey Allah'ın Resulü, babamın verdiği adı nasıl değiştireyim" diye özür di­lemiş, değiştirmemiş, fakat ondan sonra evlerinde hüzün ve ke­der eksik olmamış.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

   
© incemeseleler.com