Haşimi sülalesinden olup Basra da valilik yapan Süleyman'ın oğlu Muhammed'in günlük 80 bin dirhem geliri vardı. Sağa sola ve Basra ileri gelenlerine, kendisine bir aile bulmaları için mektuplar yazıyordu. Mektuplara gelen cevapta bütün dostları Rabia Hatun (Rabia-i Adeviyye)'u tavsiye ediyorlardı. Rabia Hatun hem takva hem de güzelliğiyle ün yapmıştı.
Muhammed, bu ermiş hanıma şöyle bir mektup yazıp evlenmek istediğini bildirdi: "Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla ... Bilmiş ol ki Allah bana günlük olarak 80.000 dirhem lütfetti. Bundan sonra onu ben 100.000 dirhem de yapabilirim. Evlendiğimiz takdirde sana pek çok şeyler de verebilirim. Evlenmemiz hususunda bana bir cevap ver:
Rabia Hatun'un cevabı şu oldu:
"Bilmiş ol ki zahidlik kalp ve bedenin huzurudur. Dünya peşinde koşmak ise, insanın elem ve kederini artırır. Mektubum sana varınca ölüm için hazırlan. Malını hayattayken kendin taksim et. Başkalarına güvenme. Oruca başla ve iftarın ölüm olsun.
Bana gelince,
Allah bana, sana verdiğinin iki mislini de verse kıymeti yoktur. Ben, beni Allah'a ibadetten bir saniye meşgul edecek hiçbir şeye kıymet vermem."
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !