Evet, erkek kendisi ne yerse, karısına, çoluk-çocuğuna da ondan yedirmeli. Ne giyerse karısına da o ayarda giydirmelidir. Bunu söylerken şunu demek istiyoruz: Mesela, karısı evde yalnız başına ve yahut çocukları ile sırf çorba içmekle iktifa ederken, kendisi dışarıda en lüks lokantada yemek yememeli­dir. Erkeğin karısına olsun, çocuklarına olsun, harcamış olduğu beş kuruştan da sevap alacağını Peygamber aleyhisse­lam bize müjdeliyorlar. Resulüllah (sallallahü aleyhi ve sellern), Ebu Hüreyre'den rivayet edilen bir hadis-i şerifinde şöyle buyuruyor:

"Allah yolunda sarfettiğin, köle azadı için har­cadığın, yoksula sarfettiğin ve ailene sarfettiğin pa­.ranın sevapça en büyüğü, karının nafakasına har­cadığın paradır."

Kadına verilecek olan yiyecek miktarı kocasının mali duru­muna göre tayin edilir. Bu hususları tedarik ederken kocanın mali durumunun gözönüne alınması lazımdır.

Nitekim, Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır:

''Elini boynuna bağlama (Cimri olma) ve büsbütün de onu açıp israf etme. Ki, sonra kınanmış olur ve eli boş kalırsın." (İsra: 29)

 

Allah'ın Resülü (s.a.v.) de bir hadis-i şerifinde bu hususta şöyle buyurmaktadır

"Sizin en hayırlınız ehli için en hayırlı olanınızdır."

(Tirmizi)

Hasan-ı Basri (r.a.) buyurdu. "Önce yaşayan salih zatlar evlerinin ihtiyaçlarını karşılamada en verimli idiler. Ev eşyası ve giyim kuşam hususunda ise en verimsiz kimselerdi (Yani nafaka hususunda çok genişlik tanıyorlar, süs hususunda ise gayet itinalı hareket ediyorlardı)."

Müslüman kişiye en uygun olan hareket, hanımına, "yi­yeceğinden fazla yemekleri fakirlere sadaka vermesini" emret­mektir. Ve yine evde bırakıldığı takdirde bozulacak olanları sa­daka olarak verilmesine izin vermektir. Böyle hareket, hayır de­recelerinin en azıdır. Müslüman kişiye, tek başına yeyip onlara yedirmemek çirkin kaçar. Ve kalplerde kendisine karşı bir kırıklık bırakır. İyilikle onlara muaşeret etmekten kendisini uzaklaştırır. Eğer illa o yemeği tek başına yemek istiyorsa bari gizlice ve çoluk çocuğuna sezdirmeksizin yesin... Onlara yedir­mek istemediği bir yemeği yanlarında anlatmamalıdır.

Kişi yemek yediği. zaman, bütün aile efradı sofrasına otur­malıdır. Zira Süfyan-ı Sevri (r.a.) buyurmuştur. "Toplu halde yemek yiyen bir ev halkı üzerine meleklerin istiğfar ettikleri ve Allah'ın rahmet ettiği bize ulaşmıştır."

. 

. 

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri 

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

   
© incemeseleler.com