ADET ZAMANI
Adetli (hayız) ve doğum hastalığı (nifas) içinde olup da henüz kendisinden kan kesilmeyen kadınla cinsı temasta bulunmak dinen yasaktır.
Ashaptan Ebüddahdan (r.a.) Hz.leri bir cemaat huzurunda Resulüllahtan kadınlara hayız halinde nasıl muamele olunacağını sordu. Çünkü, Yahudiler kadınların hayız hallerinde onlardan gayet uzak bulunurlar. Hıristiyanlar ise hayız halini ehemmiyete almıyarak istediklerini yaparlar. Cahiliye Arapları da kadınları ile tamamen ilgilerini keserler, beraber yemezler, içmezler ve bir arada bulunmazlardı. Bu halin devamı sırasında İslamda buna dair birhüküm olmadığından Ebüddahdan'ın suali üzerine bu konuyla ilgili ayet nazıl oldu.
İşte her müslüman erkek ve kadının hayız ve nifas (kirlilik) hallerinde ne Yahudiler gibi ne de Hıristiyanlar gibi olmayıp orta hali muhafaza ederek hayız hallerinde kadınlarla cinsi münasebette bulunmaktan sakınmakla beraber, onlarla muhabbeti, beraberce yiyip içmeyi, yatıp, oturmayı terk etmemelidir.
Hayız (aybaşı) sırasında rahimden kirli kan gelir. Bu pis bir şeydir. Bu durumda kadına yaklaşmak da eziyettir. Kadın bir nevi hastadır. Ruhi gerginlik içersindedir. En iyi şey, ona mümkün olduğu kadar istirahat imkanı vermektir.
Adet gören kadının, göbeği ile diz kapağı arası kapalı olmak şartıyla kocası kendisinden çeşitli şekilde faydalanabilir. Bu caizdir.
Adetli zamanda yapılan temaslardan ötürü doğacak çocukta cüzzam olur. Hayızlı bir kadının cinsi münasebeti eziyet verici olduğu için, haram kılınmıştır. Hanımın normal yolundan başka yollarında ise eziyet daimi bir şekilde mevcuttur. Binaenaleyh böyle bir yoldan münasebette bulunmak, hayızlı bir hanımla münasebette bulunmaktan daha şiddetli bir şekilde haramdır. Bununla, kadına arkadan temas kastedilmektedir.
Adet halinde, kadının kemer bağlama yerinden dizlerinin üstüne kadar uzanan bir örtü yani elbise uygundur. Böyle yapmak edebdendir. Kişi hayızlı hanımıyla yemek yiyebilir. Onunla beraber aynı yatakta yatmak ve oynaşmakta kişi için, bir beis yoktur. Hayızlı olduğundan ötürü ondan cinsi birleşmesinden başka sakınması gerekmez.
Hayızlı kadınla cinsi temas ta bulunmakla, rahimde iltihaplar olur. Bu, kısırlaşmaya kadar gider. Kadından erkeğe de geçerek, erkek de kısırlaşabilir. Kadındaki mikroplar, hayızlı birleşmelerde erkeğe daha kolay geçer.
LOHUSALIK (NİFAS)
Çocuk doğuran kadına Lohusa denir. Bunun dinde ismi "Nifas" dır. Lohusadan 40 güne kadar kan gelir. Hiç kan gelmeyen kadın olduğu gibi 40 günden önce kendisinden kan kesilen kadınlar da vardır Kan kesilmediği müddetçe 40 güne kadar onunla cinsı münasebet haramdır.
Hasan-ı Basri'den: Osman bin Ebi’l-As'ın karısı çocuk doğurmuştu. Aradan birkaç gün geçtikten sonra süslendi. Kocası ona: "Size dememiş miydim, Resulüllah (s.a.v.) bize lohusa kadınlarımızdan 40 gün uzak kalmamızı emretmişti!" dedi.
Kanama 40 gün devam ederse, hayızlı kadına haram olan şeyler lohusa kadına da haram olur.
Kanama daha kısa sürede kesilirse kadın yıkanır ve sorumluluklarını yerine getirir.
ORUÇLU OLMAK
Oruç, tan yeri ağardıktan güneş batıncaya kadar yemekten, içmekten ve cinsı ilişkide bulunmaktan uzak durmaktır. Bu tariften da anlaşıldığı gibi, oruç geceleri, ilişki serbesttir.
İlk zamanlarda Ramazan gecelerinde bu serbestlik yatsıya, veya uyuyuncaya kadar idi. Bu, müslümanlara zor gelince Cenab-ı Allah geceleri cinsel ilişkiyi serbest etti.
Ramazan gündüzlerinde, hastalık, sefer gibi mazeretleri olmayan bir kimsenin böyle bir harekette bulunması günahtır ve cezayı gerektirir.
Ebu Hureyre (r.a.)! buyuruyor ki: Resulüllah (s.a.v.)'e bir adam geldi, "mahvoldum, Ya Resulallah," dedi. O da: "Seni mahveden nedir?" diye sordu.
Adam; Ramazanda gündüz ailemle cinsı ilişkide bulundum, dedi,
Resulüllah; bir köle azad edebilir misin? dedi. Adam, hayır, diye cevapladı.
Resulüllah; arka arkaya iki ay oruç tutabilir misin? deyince yine,
Adam, hayır, cevabını verdi.
Resulüllah altmış fakiri doyurabilir misin? deyince yıne,
Adam, hayır, cevabını verdi. Resulüllah; öyleyse otur, dedi.
O sırada Peygamberimize bir zembil hurma getirdiler. Peygamberimiz, git, bunu sadaka olarak dağıt, buyurdu.
Adam, benden fakirine mi ya Resulallah? Medine'de benden daha fakiri yoktur, dedi.
Peygamberimiz, öyleyse git ailene yedir, buyurdu.
İTİKAFTA OLMAK
İtikaf, ibadet niyeti ile mescidde ikamete denir. İtikaf müddetince gündüz ve gece cinsi ilişki yasaktır. Bakara süresi 187. ayette buyuruluyor ki:
"Mescidlerde itikafda bulunduğunuz zaman kadınlarınıza yaklaşmayın."
İHRAMLI OLMAK
Hacda, ihramlı olana bazı şeyler haramdır. Bunların birisi de cınsi münasebettir.
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !