Saime olan develerin, beşten az olanına zekât lâzım gelmeyip (1), üzerlerinden sene aşan, beş saime devede bir şat (koyun veya keçi) verilir ki, beş devenin zekâtı odur. Yirmi beş deveye kadar, her beş devede - bir şat - verilip, iki nisap arası, mâfûv olur.
Develerin adedi, tam yirmi beş oldukta, bir binti mahat (iki yaşına, girmiş bir dişi deve) vermek lâzım gelir. Otuz beşe kadar, verilecek zekât budur.
Develer otuz altı oldukta bir binti lebun (Üç yaşına girmiş bir dişi deve) verilir. Kırk beşe kadar, verilecek zekât budur. Develer kırk altı oldukta bir hikka (4 yaşına girmiş bir dişi deve) verilir. Altmışa kadar verilecek zekât budur.
Develer altmış bir oldukta, cezea (beş yaşına girmiş bir dişi deve) verilir. Yetmiş beşe kadar verilecek zekât budur.
Develer yetmiş altı oldukta, iki binti lebun verilir. Doksana kadar, verilecek zekât budur.
Develer doksan bir oldukta, iki hikka verilir. Yüz yirmiye kadar verilecek zekât budur.
Yüz yirmi deveden sonra, iki hikka ile beraber, her beş devede bir şat verilip, deve adedi yüz kırk beş oldukta, iki hikka ile, bir binti mahâd verilmek lâzım gelir.
Yüz elli devede üç hikka verilir. Yüz elliden sonra, fariza - istinaf -olunup, üç hikka ile beraber, her beş devede, bir şat verilir. Yirmi beşte yâni, develer yüz yetmiş beşe baliğ oldukta, üç hikka ile bir binti mahâd, ve otuz altıda yâni, yüz seksen altı devede, üç hikka ile bir binti lebun, ve yüz doksan altı devede, dört hikka verilir. İki yüz deveye kadar, zekât budur. İki yüz devenin zekâtını, dilerse her ellide bir hikka olmak üzere, dört hikka verir, ve dilerse her kırk devede, bir binti lebun olmak hesabiyle, beş binti lebun verir. İki yüz deveden sonra, fariza istinaf olunup, yüz elliden sonra olan, hesap veçhile, başlanır.
Zekâtın ifasında, her nevi deve birdir: Gerek tek, gerek çift hörgüçlü olsun.
Küçükleri ve körleri ve topalları.., tâdada dahil olsa da, onlar zekât olarak verilmez.
En seçkinleri dahi, alınmayıp vasatları alınır.
------------------
(1) Vücubün şartlarına ve nisâbın tarifine bakınız.