Ölü yıkandıktan sonra, kefeni ıslanmamak için, kurulanır. Kurulandıktan sonra kefen gömleği giydirilir. Ondan sonra, kefenin diğer kısımları yayılarak başına ve sakalına, hunut (güzel kokulu şeylerin mahlutu) ve secde âzâlarına, yâni secdeye gelen mevaziine - alnına, burnuna, ellerine, dizlerine, ayaklarına - kâfur konulur (5).
Kefen, üç nevidir. Birincisi (sünnet kefeni) dir ki, erkeğe göre (6), Kamîs, izâr ve lifâfeden ibaret olmak üzere, üç kattır (7).
Kamîs: Boyundan, ayaklara kadar olur. Yeni ve yakası olmaz ve etrafı oyulmaz. İzar ile lifafe baştan ayağa olur (8). Lifafe en üste geleceği ayrıca baş ve ayak taraflarından, düğümleneceği için, izardan daha uzun tutulur.
Kadında, baş örtüsü ile göğüs örtüsü dahi, ziyade edilmekle, kadına göre, (kefeni sünnet) beş kattır.
İkincisi, (kefeni kifaye) dir ki, erkeğe göre, izar ile lifafeden ibaret olmak üzere, iki ve kadına göre - bir de baş örtüsü ile - üç kattır.
Malın azlığı, ve veresenin çokluğu sûretinde, (kefeni kifaye) ve aksi takdirde (kefeni sünnet) evlâdır.
Üçüncüsü, (kefeni zarûret) tir ki, erkek ve kadın - elde ne bulunursa, ona sarılır ki, - odur (9) - Zaruretsiz - bir kefene iktisar câiz olamaz.
Kefenin, beyaz pamuk bezinden olması efdâldir. Yenisi ve yıkanmışı, müsavidir.
Kefenler dahi, meyyit ona sarılmadan, - tek sayı olarak - tütsülenir (10).
(Kefeni sünnet) e göre, iptidâ Lifafe yayılır. Onun üstüne izar yayılır. Sonra, meyyit gömleği içinde olduğu halde, izara konulur.
Ve evvelâ, izar meyyitin soluna ve sonra sağına götürülerek sarılır, sonra, Lifafe dahi, yine öyle sarılır ki, meyyitin sağı, solundan, biraz kabarık olur. Açılmak korkusu olursa, kefene bağ (kuşak) dahi konur.
Kadın kısmının saçları, iki örgü edilerek, göğsü üzerine, gömleği üstünden konur. Onun üzerine, baş örtüsü, yüzüyle beraber örtülür ve daha üstüne, izar gelir. İzarın üzerinden, göğüs örtüsü (11) bağlayıp, daha sonra Lifafe sarılır.
Meyyitin teçhizi (12) bütün müslimine nazaran, (farzı kifaye) dir.
Herkesin kefeni, hayatındaki elbisesi gibi, kendine âit ve kefen parası borcuna dahi, mukeddemdir.
Zevcenin kefeni, defin masrafı, güç dahi olsa, kocası üzerinedir.
Malı olmayan (13) meyyitin kefeni, nafakası kimin üzerine idiyse, ona aittir (14).
Nafakası üzerine vâcip olan kimsesi bulunmaz ise, teçhizi beytül-mâlden - sahibi olmayan ve varisi bulunmayan, metrûkât emvalinden - ödenir.
Beytül-mâl, ya aczen veya zulmen vermeyecek olursa, meyyitin techizi, iktidarı olan nasa ait, ve kudreti olmayan kudreti olandan istemek, lâzım olur.
Hadîsi şerifte vârit olmuştur ki; her kim bir meyyiti yıkar ve yayılması lâyık olmayan ahvalini gizlerse, Cenab-ı Hak, o kimsenin kırk büyük günahını mağfiret eder. Ve her kim, bir meyyiti kefenlerse, Cenab-ı Hak, onu Atlas ve dîba kumaşlariyle giyindirir ve her kim, bir meyyite kabir kazıp, onu defn eylerse, gûya ki, haşirin kıyamına kadar, bir mesken iskân etmiş olur.
Zikrolunan mükâfatlar, ücret almayanlara göredir.
Müslim meyyit, bedenin ekseri ve yahut baş ile beraber, yarısı mevcut isa, yıkanıp tekfin olunarak, namazı kılınır. Beden ki, gövdedir, ekserisi yok ve yahut başsız olarak, yarısı mevcut ise, yıkanıp tekfin olunmaz ve üzerine namaz dahi, kılınmaz. Bir beze sarılarak, defn olunur.
------------------
(5) Kâfur, kurdu defeder. Ve bunda, ihramda bulunan bulunmayana müsavidir. Çünkü, ihram mevt ile münkatidir. Ve zikrolunan âzâ, secde onlarla hâsîl olduğuiçin, acele fesattan korumak suretiyle onlara, mahsus olmak üzere ikram ziyade kılınmıştır.
(6) Erkek, baliğ demektir. Murâhik dahi baliğ hükmündedir. Murâhik olmayan, yâni henüz on iki yaşında bulunmayan, erkek çocuk hakkında, yalnız bir katkefen câiz ise de, ahsen olan, o dahi Uç kat olmaktır. Düşük ve ölü doğmuş olançocuklar, meyyitten, bir parça imiş gibi, bir bez parçasına sarılır. Onlar için hürmet — kâmile — olmadığından, kefen hususunda muraat olunmaz. Zira, şeride varitolan, meyyitin tekfinidir. Bunlara ise, meyyit namı, verilmez.
(7) Üçten eksik olursa, (kefeni sünnet) sayılmaz. Muhaşşinin ifadesine göre.üçten ziyadesi dahi mekrûh olur.
(8) Gömlek, izâr, don, eteklik, lifafe: Sargı ve bürgü makamındadır.
(9) Sahabeden, bir takım zevat, bir kattan ibaret olan, kendi elbiseleriyle,tekfin olundular ki, başları örtülse, ayakları ve ayaklan örtülse, başları açık kalmakla, efendimiz sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem, onların başları örtülüp, ayaklarıüzerine ezher otu konulmasını emir buyururlar idi.
(10) Beşi tecavüz ettirilmez. Meyyit üç yerde tütsülenir. Ruhunu teslimde, yıkama esnasında, tekfininde.
(11) Memelerden göbeğe, ve âlâ kavlin, diz kapaklarına kadar ve enlice olur.
(12) Yıkamasından defnine kadar olan, tedarikâttır ki, meyyitin defni levaziminden ibaret olmak üzere târif olunur.
(13) Çünkü, mâli olanın teçhizi, kendisine vâciptir. Borca, vasiyyete ve mirasatakdim olunur.