Hutbenin şartları şunlardır:

1 — Namazdan evvel olmak,

2 — Hutbe kasdiyle okunmak (1).

3 — Vakit içinde olmak (2).

4 — Hutbe esnasında en az bir kimse bulunmak (3).

5 — Bulunan kimse, kendisiyle cuma cemaati, münakit olabileceklerden olmak (4),

6— Hutbe ile namazın arası, — başka bir iş ile — ayrılmamak (5).

Hutbe, namaz olmadığı ve namazın cüzünden dahi bulunmadığı için (6) onda taharet ve kıbleye yönelme olmadığı gibi, kelâm dahi, onu müfsit değildir (7). Taharet, onda sünnet olmakla, abdestsizin ve hattâ, hadesi ekbere müptelâ olanın hutbesi, hutbede kıbleye yönelmek gibi mekrûh olduğundan, cemaate müteveccih bulunmak, mesnûndur.

------------------

(1) Gelecekte mezkûr olduğu üzere, hutbede — indel-imam — bir hâlis zikreiktisar câiz olmakla, bunun şartı kılınması, onda zahirdir. Hatip aksırıp ta, elhamdülillah, ve bir şeye teaccüben sübhanallah, demek hutbe sayılmaz. Alâ kavlin, hutbede kasd, şart değildir.

(2) Vakitten evvel hutbe okuyup, vaktin girmesinde namaz kılınsa caiz olmaz.

(3) Dürrü muhtarda mezkûr olduğu üzere, hatibin kendi kendine okuduğuhutbe sahih olmaz. Hutbenin cemaat huzurunda olması lâzım ise de, müellifin ifadesine göre, hutbe bir kişi huzurunda dahi, sahihtir. Velev uyur, yahut sağır, veyauzak bulunsun. Cemaat, cumanın şartıdır.

(4) Bir kölenin veya bir marizin ve yahut bir misafirin, huzuru da kâfidir.Yalnız, bir erkek çocuğun, yahut kadının bulunması, kâfi olamaz.

(5) Müellif, yemeği kaatî saymıştır.Hatip, hutbeden sonra, cuma guslüveya abdest tazelemesi için evine gitmiş olmak suretinde, hutbenin sıhhatinde ihtilâfolundu, demiştir. Lâkin, gusül ve abdest namaza müteallik olmakla, kaati fasıla sayılmamak, muhtardır. Hadeslinin ve cünübün hutbesi —kerahetle— sahih olmakla, hutbeden sonra, İğtisal ederek namazı kılar. Ve iğtisali, namaz amellerinden olduğuiçin, fasıla sayılmaz. Hutbeden sonra, tetavvu namazına başlamak (haram olmaklaberaber), fasıla olmadığından, hutbeyi iptal etmezse de, hutbeyi iâde evlâ olur.Faiteyi hatırlayarak, kazâ ile meşgul olmak dahi, böyledir.

(6) Eserde, hutbenin salâtın şartları gibi, sayılması, sevabın hükmü, itibariyledir.

(7) Hazreti Ömer, bir cuma hutbesinde, hazreti Osman mescidi şerife hutbeesnasında geldiği için, bu ne vakit geliş? diye buyurup, itizaren, hazreti Osmanın:ezanı işittikten sonra, abdest almaktan başka bir şey yapmadım, demesi üzerineHazreti Halîfe: Resulullah cuma namazı için, guslü emretmiş oldukları halde, hemde abdest mi? buyurmuştur.

   
© incemeseleler.com