Gerek Kur'anı Kerim gerekse diğer dini kitaplarımız kullanılamayacak derecede yıpranmışsa nasıl bir yol izlemeliyiz?
Kuran-ı
Kerim mevlamızın kelamı olması hasebiyle ona tazim ve hürmette kusur etmemek
her Müslümana farzdır. Hatta Kuran-ı Kerimin her harfine tazim etmek lazımdır.
Hayızlı, nifazlı, cünüp onu tutamaz ve okuyamaz. Abdestsiz ezberden okuyabilir,
lakin dokunamaz. Cildi bozuk ve dağınık vaziyetteki Mushafları kullanıp
onlardan okumak da Kuran-ı Kerime saygısızlıktır. Eğer mümkün ise yeniden
ciltlenmelidir. Tamir edilemeyecek derecede eskimiş ise temiz bir beze sarılıp
üzerine necaset atılmayacak, mümkün mertebe basılmayacak bir yere Müslüman
defnedilir gibi defnedilir. Yani ona göre bir çukur açılır mezar gibi lahit
yapılıp üzeri tahta veya bir başka şeyle tavan gibi kapatılıp ondan sonra
toprak atılır. Doğrudan üzerine toprak atılmaz. Atılırsa Kuran-ı Kerimi tahkir olur. Eskiyen Kuran-ı Kerimler yakılarak
imha edilmez.
Diğer dini kitaplara gelince onları da
aynı şekilde defnetmek en güzelidir. Allah tealanın, peygamberlerin ve
meleklerin isimleri silinerek yakılabilir. Oldukları gibi akar suya atmakta da
bir beis yoktur. (Fetavel hindiye c.1 s.39 c.5 s.317 – Reddul Muhtar c.1 s.172
– Hidaye c.1 s.31)