Elle veya başka bir şekilde kendi kendini tatmin etmeye istimna denilir. Bu kötü adet, bilhassa bülüğ çağına yeni girenlerde görülen zararlı bir iştir. Baş sebebi de kadınların şurda burda süslenerek, kırıtarak süslü püslü tavırlarla çekici vaziyette dolaşmalarıdır.

Gençlerin okudukları romanlar, gördükleri filimler de buna sebep olan amiller içersinde sayılabilir. Bu gibi şeyler, kız olsun, oğlan olsun gençlerin şehevi hislerini kamçılamakta ve böyle kötü ve zararlı fiillere sevketmektedir.

Eğer bir genç, kuvvetli bir imana sahip değil, Allah korkusu az ve hesap günü düşüncesi kendisini günahtan alıkoyan birisi değilse; şu iki yoldan birine yönelecektir:

1- Haram ve fuhuş yoluna gitmek,

2- Elle doyum yolunu tercih etmek (İstimna).

Bu iki yoldan her biri de vücuda, akla ve dine zararlıdır.

El ile tatmin yoluna gidenlerde zamanla enerji yetersizliği, gücün azalması, titremeler, kalp atışlarının hızlanması, zayıf görme, hafıza zayıflığı, kansızlık ve vereme yakalanma meydana gelir.

El ile istimna yapmak İslam dinine göre haramdır. Ama şehvet çok fazla olur, o kimseyi fazlaca meşgul etmeye başlar, düşüncesini alt-üst eder ve onu zinaya götürecek hale gelirse, o takdirde zina veya livata yapmaktan kurtulmak için istimnaya baş vurulabilir.

Fakat şehvetine kapılmayıp hem zina veya daha kötüsü olan livataya kapılmayan, hem de şehvetini yenip istimna yapmayan kimse ise büyük bir sevaba kavuşmuş olur.

İstimnadan kurtulmanın en kestirme yolu, durumu müsait olanların evlenmesidir. Durumu müsait olmayanlar ise nafile oruç tutmalıdırlar. Oruç şehvetin hızını keser, cinsel duyguların şiddetini azaltır, Allah korkusunu hatırlatır.

Şehveti harekete geçirecek kitap, gazete, memua, dergi ve filmlerden uzak durmalıdır. Bunların hepsi de zaten haramdır.

İşin doğrusu, faideli kitap ve mecmuaları okumaktır.

Böylece hem bilgi edinilir, hem meşgul olunmuş olur, hem de böyle şeylerle meşgul olarak, günahtan kurtulmuş olunur.

Bu ve buna benzer kötülüklerde arkadaşın önemi de çok mühimdir. İyi arkadaş iyi işlere, kötü arkadaş da kötü işlere götürür. İstimnadan uzak olmak için, önce ahlaksız arkadaşlardan uzak olmak lazımdır.

Ayrıca yazın sık sık soğuk su ile duş almak, sportif hareketlerle meşgul olmak, baharatlı şeyleri, çay ve kahveyi azaltmak, et, yumurta, fındık, fıstık, ceviz gibi şeyleri fazla yememek, yüzükoyun olarak ve yumuşak yerlerde uyumamak fayda sağlar.

İşi özetleyecek olursak:

İstimnadan ve haram olan diğer fiillerden korunmanın ve kurtulmanın en kestirme yolu Allah korkusudur, kuvvetli bir dini terbiyedir.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır! Link verilebilir.

Çok tehlikeli ve bulaşıcı bir hastalıktır. Frengi; cinsi münasebet ve öpüşme yolu ile yayılır. Hastanın şahsi eşyaları da hastalığın diğer insanlara bulaşmasına sebep olabilir.

Frengi, çok uzun müddet devam eder. Arazları bütün vucuda yayılır. Frenginin 4 devresi vardır,

Şimdi frenginin dört safhasını ayrıntıları ile inceleyelim. Bu hastalığın ne kadar korkunç neticeler husule getirebildiğini yakinen görelim.

Cinsi münasebet, öpüşme veya diğer bir vasıta ile mikrobu vücuda girdikten sonra, cilt üzerinde bir yara peydah olur. Yara, ağrı ve sızı husule getirmez. Yara bazı durumlarda çok küçük hatta belirsiz dahi olabilir. Yaranın bulunduğu yerdeki lenfa guddeleri şişer. Bu şişlerde ağrı ve sızıya sebebiyet vermezler. İlk frengi yarası cildin her yerinde ortaya çıkabilir.

Dudaklarda, cinsiyet organlarında veya göğüs uçlarında. Mikrop nereden girdi ise orada görülebilir. Aradan iki ay geçtikten sonra frengi mikrobu vücuda girdiği yerden ileriye doğru hareket ederek bütün vücuda yayılmış olur. Organizmanın tabii savunma mekanizması harekete geçerek mikrobu tesirsiz hale getirmek ister. Bu şekilde hastalığın ikinci devresinin alametleri ortaya çıkar. Vücudun üzerini kırmızımtrak lekeler kaplar. Frengi mikroplarının sayısı artık milyonları bulmuştur. Fakat bazı durumlarda bu lekeler o kadar belirsiz setreder ki; fark edilmesi imkansızdır.

Diğer bazı hastalıkların sebep olduğu lekelere nazaran frengi lekeleri üç buutludur. Yani kabarmış vaziyettedir. Kafa derisi de bu lekelerden kurtulamaz. Hatta lekelerin bulunduğu yerlerde saçlar tutam, tutam dökülür. Hasta yarı kel hale gelir. Bir müddet sonra bu lekeler sulanarak içi kahverengi bir sıvı ihtiva eden kabarcıklar haline gelir. Lekeler ağız ve boğazda dayanılmaz acı ve sızılara sebebiyet verir. İkinci devrede ayrıca kemikleri örten deri tabakaları üzerinde usandırıcı ağrılar husule gelir. Bilhassa kafasını örten deride müthiş ağrılar belirir. Hasta bu şartlarda iki sene müddetle yaşamaya devam eder.

Üçüncü devrede, yani hastalığın üzerinden iki sene geçtikten sonra frengi mikrobu cilt ve kaygan zarları terk ederek vücudun derinliklerine yayılarak yerleşir. Hastanın ölümüne kadar vucudun her yerinde tahribata sebebiyet verir. Karaciğer, kemikler, damak, burun, beyin hastalıktan nasibini alır. (gom)  adı verilen urlar vücudun çeşitli yerlerinde akıntılı yaralar husule getirerek organların büzülmesine, şekil değiştirmesine, deforme olmalarına sebebiyet verir. Damarlar da daralarak dolaşım bozukluğuna sebebiyet verir. Hastanın kalp sektesinden ölmesi normadir.

Dördüncü devre olan son devre 20 sene sonra başlar. Bu müddet içinde hasta henüz ölmediyse beyni yumuşar. Omurilik tahrib olur. Hasta artık yürüyemez. Sinirleri mefluç hale gelir. Bazı hastalar bu şartlarda daha yıllarca yaşayabilir. Bazıları da akıl hastası olur. Meşhur düşünür Nietzche,  yakalandığı frengi hastalığının son devresinde acılara dayanamayarak intihar etmiştir.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır! Link verilebilir.

Erkekte Belsoğukluğu: Cinsı münasebetten bir kaç gün sonra idrar yollarında yanma ve acılar belirir. Bu acı ve sızılar idrar esnasında çoğalır. Tenasül uzvunuri ucu kızanr. Şişer. Uzuvdan önceleri bir sıvı çıkar. Sonraları cerahat gelmeye başlar. Bilahare idrar tutulması görülür.

Erkekte görülen bu hastalık, tedavi edilmediği takdirde iltihaplanma genişler. Prostata ve sperma keselerine, mesaneye, sperma kanallarına ve yumurtalıklara ulaşır. Buralarda tahribata sebebiyet verir.

Kadında Belsoğukluğu: Belsoğukluğu, kadınlarda idrar yolu itihabı ile başlar. Bilahare mesaneye ulaşır. İdrar sırasında ağrı ve sızılar ortaya çıkar. Hastanın cinsiyet organından cerahat boşalır. Hastalığın rahime ve yumurlıklara ulaşması çok tehlikeli hastalıklara sebebiyet verebilir. Beraberinde ateş yükselir. Karın şişer. Hasta da dayanılmaz ağrılarla başbaşa kalır. Bu duruma düşen kadın tedavi edilse bile çocuk yapması artık mümkün değildir.

Kadında belsoğukluğu sadece cinsi münasebetle bulaşmaz. Hasta kadının kullandığı her türlü şahsi eşya mikrok saçar. Bu mikroplar maalesef çok kolay bir şekilde genç kızlara bulaşabilir. Hastalığın ileri devrelerinde hastada eklem yerleri iltihabı ve eklem tutulması görülür. Öyle ki; son derece acı ve ısdırap veren bir hastahklır.

Kronik Belsoğukduğu: Belsoğukluğu tedavisi zor bir hastalıktır. Her ne kadar antibiyotikler faydalı olabilirse de mikrop, antibiyotiklere çok kısa zamanda alışarak direnç gösterebilmektedir. Uzun müddet çekilen ağrı ve sızılara da hasta zamanla alışır. Belsoğukluğuna yakalanan hasta artık mikrop yuvasıdır. Hastanın bu müddet içinde sıhhatli insanlarla cinsi münasebette bulunması hastalığın hızla yayılmasına sebep olur. Hatta belsoğukluğuna yakalanan erkek, evlenerek bu kötü hastalığı masum hanımına da bulaştırabilir. İşin daha da  kötüsü belsoğukluğu mikrobu hamile kadının rahmine geçer. Doğacak yavrunun kör olarak dünyaya gelmesine sebebiyet verir.

Belsoğukluğundan Korunma: Belsoğukluğuna karşı kadın, erkeğe nazaran daha müdafaasızdır. Korunması çok zordur. Cinsi münasebet vasıtası ile kadının rahim yollarında bulunan girinti ve çukurlara yerleşen mikropları oradan defetmek çok zordur. Tıp kitaplarında çeşitli usulleri tavsiye edilirse de belsoğukluğundan korunmanın tek yolu vardır:

Düzenli ve temiz, pırıl, pırıl bir aile hayatı.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır! Link verilebilir.

1) Düzenli bir aile hayatın olsun. Fuhuştan uzak dur!

2) Çocuklarını gözbebeğin gibi koru. Onlara kendileri bekleyen tehlikeleri tek tek izah et.

3) Tanımadığın insanlarla öpüşme!

4) Tanımadığın insanlarla mümkün mertebe uzun müddet bir arada kalma. Birlikte yemek yeme. Aynı malzeme ile traş olma! Tanımadığın birinin ısırdığı lokmayı katiyen yeme! Artık suyu içme!

5) Umumi tuvaletlere girerken çok dikkatli ol! Ellerini duvarlara sürme! Tuvaletten çıktıktan sonra ellerini bol sabun ve su ile yıka.

6) Umumi hamamlara ve banyolara giderken çok dikkatli ol En temizini tercih et!

7) Berberde traş olurken de dikkatli ol! Berber muhakkak tanıdığın biri olsun.

8) Kan alırken veya verirken iğne ve şırıngaların sterilize edilip, edilmediğine dikkat et! Bilhassa kan alırken, alınacak kana AIDS testi yapılıp, yapılmadığını muhakkak araştır. Test yapılmamış kanı kabul etme!

9) Bol miktarda sebze ve meyve ye. Bilhassa sarımsak, soğan, pırasa ve turp ye. Vücudunun direncini arttırır.[42]

----

[42] Zührevi hastalıklar başlığından buraya kadar olan bilgiler Cinsi Bilgiler Kitabından iktibas edilmiştir. Tercüme eden: A. Mustafa Gedemeçoğlu

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır! Link verilebilir.

   
© incemeseleler.com