Bir kız veya kadına talip olan erkeğe kız tarafından olumlu cevap verilirse, söz kesilmiş olmaktadır. Memleketimizde, bundan sonra bir merasim ile yüzük takılıp nişan yapılmaktadır.
Kız istemekten düğüne kadar, bu işin her safhasında Allah'ın emrinden ayrılmamalı ve günahlardan kaçınmalıdır. Nişan merasimi yapılırken pek tabii ki kadınlar ayrı, erkekler ayrı olmalıdır. Damadın yüzüğü erkekler tarafında, kızın
yüzüğü de kadınlar tarafında takılmalıdır. Bu merasim de yine Kur'an ve dualarla yapılmalıdır. Çeşitli çalgı, saz-caz ve içkilerle yapılan her merasim'de ancak şeytanlar sevinirler.
Altın ve ipek malumdur ki, dinimizde kadınlara helal, erkeklere haramdır. Takılan yüzüğün nişan yüzüğü olmasıyla bu haramlık ortadan kalkmaz. Dolayısıyla nişan yüzüğü de olsa, eğer altın ise erkeğe haramdır. Damat gümüş veya platinden bir nişan yüzüğü takmalıdır.
Nişanlanan çiftler, zaman-zaman bir arada bulunurlar:
İslam dinine göre kadın ve erkeğin nikah olmadan bir arada bulunması ise doğru olmadığı için onların günah sahibi almamalarını düşünerek nikahlarını da yapmak uygun olur.
Resulüllah Efendimiz (s.a.v.) bir kimsenin parmağında altın yüzük gördü; onun parmağından çıkarıp attı ve " Sizden birini ateş koruna koşuyor ve onu eline alıyor" buyurdu.
(Müslim, Nesei)
Yine Peygamberimiz buyurdular ki:
"Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kimse, ipek giymesin ve altın takmasın"
(Ahmed bin Hanbel)
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !