Bir takım huysuz erkeklerin ve bilhassa, aile kurumunun kudsiyetini anlamayan şehvet düşkünlerinin ellerinden kadının kurtulması manasında boşama, bir hukuki kurtuluş olarak kabul edilmelidir.

Bir toplum içindeki aile yuvaları, zamanın şiddetli fırtınalarına karşı ne kadar dayanıklı olursa, toplum da o de­rece dayanıklı ve sağlam olur. Bu metaneti temin eden birinci şart, ailenin iki direği olan karı-koca arasında bulunan sevgi ve saygıdır. Karı-koca arasındaki bu sevgi ve saygı her ikisinin müşterek olarak kurdukları yuvayı ebedi olarak yaşatır. Ailenin saadet ve mutluluğu namına çiftlerin birbirleriyle güzel geçin­meleri ve aile nizamı dairesinde yardımlaşmaları, aile namu­sunu temiz tutmaları, ailenin kuvvetli olmasını temin eden ke­sin şartlardandır.

Aile müessesesinin açıkladığımız bu hayırlı maksat ve gayeleri gözetilmeyerek, yalnız zevk ve şehevi isteği tatmin etmek maksadiyle hareket edilirse, bu aile su üzerine kurulmuş binadan farksız olur ki, bir rüzgarla yıkılmaya mahkumdur. Bunun için İslam Aile Hukuku'na göre sırf cinsi bir gaye kasdiyle yapılan nikah, çok sürmeden yıkılmaya mahkumdur.

Evlilik müessesesini kurmak için anlaşan ve sonunda bu müesseseyi kuran erkek ile kadının, kurdukları bu müessese­nin devam etmesi için birbirlerine karşılıklı sevgi ve saygı bağları ile bağlanmaları, birbirlerine karşı olan vazifelerini ye­rine getirmeleri lazımdır. Birbiriyle anlaşamayan, aralarında soğukluk bulunan ve dolayısıyle kurmuş oldukları yuva da hu­zur bulamayan karı-koca, bu kötü durumlarından kurtulmak için her türlü çareye başvurduktan sonra, son olarak boşanma kararına varır ki, bu da onlar için bir kurtuluş olur.

İslam dini, zayıf yaradılışlı ve çok aceleci olan insanın bu imkanını acele olarak kötüye kullanmasına asla müsaade etmemiştir. Boşanma kararı vermeden önce birçok yapıcı ve ıslah edici hususlara başvurulmasını, nikah bağının hemen alelacele koparılmamasını istemiştir. Daha ilerde zikredileceği gibi boşamanın birkaç sınıf olarak beyan edilmesi de bu hususa binaendir. İslam dininde boşanma helal olarak kabul edilmiş olduğu halde, mecbur kalınmadıkça tatbik edilmemesi istenmiş ve helaller içinde Allah katında en sevilmeyen helal olarak ilan edilmiştir.

Boşanma hiçbir sebebe dayanmadığı zaman ahmaklık, ni­metin kadrini bilmemek, yakınlarına ve çocuklarına eziyet olacağından dolayı, mekruhtur. Sadece zevk için kadın boşayanlar, insaf ve merhametten uzaktırlar. Bundan başka bir Hadis-i şerifte de bu gibi kimselerin hali şu şekilde ifade edilm­ektedir.

"Allah zevkine düşkün erkekleri ve zevkine düşkün kadınları sevmez."

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eserin başka sitelerde yayımlamak yasaktır! Link verilebilir.

   
© incemeseleler.com