Bir kadın kocasının bütün huylarından hoşlanmadığı gibi, bir erkek de hanımının bütün huylarından hoşlanmayabilir. Bu hususta Resuli Ekrem Efendimiz buyuruyorlar ki: .
"Mü'min bir erkek, mü'min olan karısına buğz etmesin. Ondaki bir huydan hoşlanmasa bile diğerinden memnun olur."
(Müslim c. 4, s. 178)
Bir kimsenin her yönü hoşumuza gitmeyebilir. Bu, onun her yönü ile kötü olması manasına gelmez. Başka sevilecek tarafları vardır. İnsanı olduğu gibi kabul edip, olması lazım geldiği şekle doğru götürmek en doğru ve akıllıcı bir hareket olur. Bizim kendi durumumuz da böyle değil midir? Her huyumuzdan herkesi memnun edebilir miyiz? Hatta kendi huyumuzdan bile kendimizin memnun olmadığı durumlar olmaz mı? Aklımız ile nefsimizin mücadelesi halinde vicdan hakeminin kararları karşısında kendimizi haksız bulduklarımız az mıdır?
Kur'an-ı Kerim'de buyuruluyor ki:
"Onlarla (kadınlarınızla) iyi geçinin. Eğer kendilerinden hoşlanmadınızsa, olabilir ki bir şey sizin hoşunuza gitmez de, Allah onda bir çok hayır takdir etmiş bulunur."
(Nisa suresi, ayet: 19)
Erkek, gerek karısına, gerekse yaptığı işlere asla kötü ve çirkin dememelidir. Bir kadına yapılacak en büyük hakaret, ona "çirkinsin" demektir. Çünkü kadın daima ruhen güzelliğini ve kendi varlığını erkeğe kabul ettirmek ister. Bu yüzden ona güzel olduğunu söylemek onun hesabına bir iyilik ve nezakettir.
Her huy, her iş hoşa gitmeyebilir. Ama iyi niyetli ve cana yakın bir insan, isterse hoşuna gidecek nice iyi ve güzel huylar bulabilir. Hele bir de, bu karısı olursa ... Önemli olan iyi niyetli olmaktır.
Peygamberimiz "Kadınlar hakkında birbirlerinize iyilik tavsiye ediniz" buyurmaktadır.
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri
Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.
Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !