Fevat: haccın fevt edilmesidir. Omrenin belli vakti olmadığı için, onda «Fevat» tasavvur olunmaz.

Haccın fevatı, arefe vukufunu fevt etmekledir. Hadîsi şerifte: «Hacarefe demektir.» buyurulmuştur. Arefe günü veya akşamı, arafatta bulunmayan kimse, haccı fevt etmiş olur.

O halde, bir omre ederek, ihramdan çıkar. Gelecek sene, haccı kazâ eder.

Başka bir şey lâzım gelmez. Başlamış olduğu hac, gerek farz, gerek nafile veya nezir olsun.

Fesad: Haccın veya omrenin fasid olmasıdır. Hacı, hali ihramda, arefe vukufundan evvel, mücameat etmekle, hac fasid olur 4).

Haccını, bu suretle ifsad etmiş olan kimse, bir kurban keser ve —sahih hac gibi— hac fiilerine ve ihram mahzurlarından çekinmeğe, devam ile beraber, nafile dahi olsa, gelecek sene haccı kazâ eyler.

Mücameatı, arefe vukufundan sonra ve ziyaret tavafından evvel etmişse, haccı fasid olmaz. Ancak, bir —bedene— yâni deve veya sığır kurban etmek lâzım gelir.

Ziyaret tavafından sonra, mücameat etmeğe, bir şey lâzım gelmez.

Fesad, omrede dahi cari olabilir. Omrenin fesadı, hali ihramda, ta vefattan evvel (5) mücameat etmekledir. Onun dahi devamı ve kazâsı lâzım olur. Omre tavafından sonra (6), edilen muvakaaya bedene terettüp eder (7)

İhsar: Hac erkânından veya omre erkânından, memnû kalmaktır. Memnû kalana, (muhsar) tâbir olunur.

Muhrim olan kimse, ya hastalanarak veya parası tükenerek, yahut düşman ile mahsur —ve kadın olduğuna göre, mahremsiz— kalarak, vukuf ve tavafa, ve —omreye göre— tavaf ve saaye kaadir olmasa, muhsar demek olmakla harem dahilinde ise, bir kurban keserek (8), değil ise, bir kimseye bir kurban veya parasını verip—sözleşmekle— tayin ettiği günde, o kimse tarafından, harem dahilinde kurban kesilerek —muhsar olan muhrim— ihramdan çıkar.

Mezkûr kan, tiraş olmağa veya saç kestirmeğe, bedel olduğu için, onlara hacet kalmaz. «Eğer muhsar kalırsanız kolayınıza gelen bir kurban gönderiniz.» (Bakara: 196) buyurulmuştur.

Mâniin zevalinden sonra, hac ve omre edebilecek ise, yine ihram ederek haccı veya omresini eder. Ve illâ, diğer senede kazâ eyler: Muhsar bil-omre idiyse omreyi ve muhsar bil-hac idiyse, hem hac ve Hem omreyi kazâ eder. Eğer kıran haccında muhsar olmuş idiyse, bir hac ve iki omre kazâ eder.

İhsar kurbanı, eğer omre için ise, nahr gününde kesilmek —ittifakla— lâzım olmayıp, nahr gününden evvel dahi, zebh olunabilir. Hac için ise, indel-imam yine öyledir. İmameyn indinde, onun nahr gününde zebh olunması lâzımdır. Her iki takdirde, zebh yeri haremdir. Hill değildir:

------------------

(4) Velev ki, inzalsiz olsun. Ve unutarak yahut mecbur kalarak veya uykuluhalde, vuku bulsun.

(5) Murat: Tavafın ekseri, yâni dört şavttır. Ondan sonra edilen mücameatomreyi ifsat etmeyip, bir bedene kurban etmek lâzım gelir.

(6) Ve hattâ, onun en çoğundan.

(7) Bedene, deve ve sığır gibi, büyük kurbandır.

(8) Haccı kıran ediyor idiyse iki kurban keser.

   
© incemeseleler.com