(Âdâb), edebin cem'idir. Edep, «bir şeyi mevzii hakikisine vazetmek» diye tarif edilmiştir. (Edeb), hasleti hamidiye ve vere'u takva, diye de bilinmiştir. Fiili terkinden hayırlı olan şey, yahut mükellef onunla memduh olup terkiyle mezmum olmayan veyahut terkine zem taallûk etmeyerek, işlenilmesi şer'an matlup olan şey dahi denilmiştir ki, bunların hepsi, birbirine yakın sözlerdir.
Hidâye şerhinde, edeb: Nebiy aleyhis-selâmın bir yahut iki kere işledikleri ve muvazabet buyurmadıkları şeydir, diye tarif olunmuştur. (Farz üzerine zâit olduğu için (nafile) Şâr'i indinde sevimli olduğu için (müstehâb) Şâri', beyan sevap ile ona avdet ettiği için (mendub) denildiği gibi( Dürrü Muhtara) göre (fazilet) de denilir).
Edebin hükmü: İşlenmesine sevap terettüp etmek ve terkine levm terettüp etmemektedir.
Amma sünnet: Nebiy aleyhis-selâmın özürsüz bir veya iki kere terk ile beraber, muvazabet buyurduklarıdır.
Onun hükmü: İşlenmesine sevap ve terkine (ikap değil) itap müterettip olmaktır. Lâkin terkinin itiyadı halinde, vacip günahından daha küçük bir günah işlenmiş olur.
On dört şey, abdestin âdâbındandır.
1 — Abdest alırken, suyun sıçramasından korunmak için yüksecikbir yerde bulunmak.
2 — Kıbleye karşı olmak.
Çünkü, abdest duaları müştemildir. Duanın kabulüne en ziyade ümit ise, kıbleye müteveccih olmaktır. Ve hadîs-i nebi nâtık olduğu üzere, (ekremi mecalis) karşı olan oturuştur.
Su kabı küçük ise, soluna ve büyük olup da suyu içinden almak suretiyle istimal edecek ise, sağına alır.
3 — Kimseden yardım istememek.
Bu suretle, ibadeti - özürsüz - başkasının yardımı olmayarak binefsihi ikame eylemiş olur.
4 — Zarureti olmadıkça, söz söylememek.
Çünkü, etrafın konuşması onu abdest dualarından meşgul eder.
5 — Kalbin fiili olan niyyete, dilin fiilini de eklemek.
6 — Selefi sâlihinden menkul olan duaları okumak.
(Abdestte ed'iyyei mesûre denilen duaları, aleyhis-selâtü ves-selâm efendimize nisbetten ziyade, selefi salihine nisbet etmek evlâdır. Çünkü, Sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem efendimiz hazretlerinden abdestte, bâde-l-firâg şehadeteynden başka bir şey okudukları sabit olmamıştır).
7 — Her uzvun gasil ve meshi duasında, istishabı niyet ile beraber,Bismillah demek.
(İstishap tâbirinde, maksadın tek olduğunda işaret vardır ki, o da, emre imtisal gibi bir şeydir).
Meselâ mazmaza ederken, niyyetle beraber,
$
«Allah adıyla başlıyorum. Allahım! Kur'an okumak, seni anmak, sana şükretmek ve sana güzelce ibadet etmek istiyorum bana yardım eyle.»
İstinşakta;
$
«Allahım! Bana cennet kokularını koklat, cehennem kokusunu koklatma.»
$
«Allahım! Bazı yüzlerin kara, bazı yüzlerin de ak çıktığı günde sen bana yüz aklığı ihsan eyle!»
Yüz yıkarken;
$
«Allahım! Bazı yüzlerin kara, bazı yüzlerin de ak çıktığı günde sen bana yüz aklığı ihsan eyle!»
$
Sağ kolunu yıkarken;
«Allahım! Kitabımı sağ tarafımdan ihsan eyle ve hesabımı kolay getir.»
Sol kolunu yıkarken;
$
«Allahım! Kitabımı sollundan ve arkamdan verme!»
Başına meshederken;
$
«Allahım! Senin arşının gölgesinden başka bir gölge olmadığı günde beni arşının gölgesinde barındır.»
Kulaklarını meshederken;
$
«Allahım! Sen beni sözü dinleyip, en güzeline uyanlardan eyle!»
Boynunu meshederken;
$
«Allahım! Sen beni cehennem âteşinden âzât eyle!»
Sağ ayağını yıkarken;
$
«Allahım! Ayakların kaydığı günde sen benim ayağımı kaydırma ve doğru yoldan ayırma!»
Sol ayağını yıkarken;
$
«Allahım! Sen benim günahımı mağfur, amelimi makbul ve ticaretimi en kârlı bir ticaret eyle!» diye dua etmek ve her duadan sonra salâvat getirmek.
8 — Kulağın meshinde, serçe parmaklarının ucunu, mesihte mübalâğa olmak üzere kulağın oyuğuna sokmak.
9 — Dar olmayan yüzüğü, ellerinin yıkanmasında, mübalâğa olmaküzere oynatmak. Dar ise zaten oynatmak gereklidir.
10 — Mazmazayı ve istinşakı sağ eli ile yapmak,
11 — Sümkürmeyi, sol eli ile yapmak.
12 — Özür sahibi olmayana göre, taate hazırlık olmak üzere, vakitgirmeden abdest almak,
Çünkü, özür sahibinin abdesti, vaktin çıkmasiyle bozulur. (Binaenaleyh, onun beş vakitte abdest alması lâzım ve abdest almak için, vaktin girmesine intizar etmesi ihtiyattır).
13— Abdestin hitamında kıbleye karşı kaim olarak şehadeteyni okumak (edep muktezasıdır).
14 — Oruçlu olmayana, kalan sudan içmek ve «Allahım beni tevbekâr ve içi dışı temiz kullarından eyle!» demek.
Güneşte ısıtılmış su ile abdest almamak, (Hazreti Peygamber efendimiz, Hazreti Aişe'yi, güneşte su ısıtmaktan nehiy buyurmuşlardır). Ve başkasına kullandırmamak üzere, nefsi için ibrik tahsis etmemek, ve toprak ibrik kullanmak ve onu, evvelâ sol tarafında bulundurup istimal halinde, (ağzından değil), kulpundan tutmak, ve suyu (çarparak değil) mülâyemetle kullanmak ve ellerini silkelememek ve yüzünü yıkarken, göz pınarlarını yoklamak ve kol yıkamakta dirseklerini ve ayak yıkamakta topuklarını aşırmak ve abdest aldıktan sonra, çok silinmemek ve ibriği boş bırakmayıp, diğer abdeste hazır olmak üzere, dolu bulundurmak ve abdestin sonunda şehadeteynden sonra sûre-i kadiri üç kerre okumak ve vakit kerahet değil ise, iki rekât namaz kılmak âdâbı vuzu' cümlesindendir. (Silinmek, ihtiyaca göredir, bunda ihtiyacın dışına çıkılacak bir kayıt yoktur. Sûre-i kadirin okunmasında dahi, vaktin müsaadesine göre, birden üçe kadar okumakta cevaz vardır).