Sizin de günahınız var mı her insan gibi? Günahlarınızın her biri bir dağa mı benziyor? Onların ağırlığını her an benliğinizde duyuyor, belinizin kırılır gibi olduğunu mu hissediyorsunuz?

Rabbinizi, âhireti her hatırlayışınızda utancınızdan yüzünüz kızarıyor, ne yapacağınızı şaşırdığınız mı oluyor? Derdinizi dökmek, pişmanlığınızı dile getirmek, "sultana sultanlık, gedaya da gedalık yaraşır" demek için bir fırsat mı arıyorsunuz? Rahmeti gazabını geçen Allah'ımızın Celâl’iyle değil Cemâl’iyle, İntikam alıcı olarak değil, Rahmân, Rahîm ve Ğafûr isimleriyle tecelli ettiği günleri,anları mı arıyorsunuz?..

 

İşte şu aylar, şu günler, şu anlar... "Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtulma" olan günler. "Kıyamet gününde oruçlunun ağız kokusunun Allah'ın yanında miskten daha güzel olduğu" günler. Kavuşulmak için "Allah'ım! Hakkımızda Receb ve Şaban'ı mübarek kıl ve bizi Ramazan'a eriştir" diye Âlemlerin Nûru tarafından duâ edilip özlemin dile getirildiği günler.

 

Münbit bir tarla gibi yapılan her güzel amele bedel kat kat sevabın verildiği ulûfe günleri. "Faziletine inanarak ve mükafatını umarak Allah rızası için gecelerini ibadetle geçiren kimsenin geçmiş günahlarının mağfiret olunduğu" gufran günleri.. "Cennet kapılarının açılıp Cehennem kapılarının kapandığı, rahmet kapılarının açılıp şeytanların zincire vurulduğu" Rahmet Günleri. Gönüllerde Kur'ân'ın sihirli ikliminin buram buram hissedildiği Kur'ân günleri..

"Âh edip ağlamak, sînelerini dağlamak, sular gibi çağlamak" isteyenlere Üç aylar, özellikle Ramazan ayı bulunmaz fırsattır.. Zira bu günlerde "zamanın altın dilimi" daha bir kıymet kazanır ve herşey ayrı bir hâl alır.

 

Geceler adeta mîrâc için bir burak, gündüzler bitmez-tükenmez bir bereket kaynağı olur ve insanı hayrete düşürecek mevkilere yükseltir. Vuslatın tadı oruç ve iftarla daha da katmerleşir, beş vakit namaz ve teravihle şükür adına ayrı bir buud kazanılır.

 

İlâhî rahmetin sağanak sağanak yağdığı bu günler bitmez-tükenmez bir hazine kaynağıdır.

Aziz bir misafirin karşılanması gibi karşılanmalı bu günler. Yıllardır hasreti çekilen ve sonunda vuslata erilen ama sınırlı bir zaman diliminde beraber olunacak dostla geçirilecek günlerin, saatlerin değerlendirilme titizliğinde değerlendirilmeli!

 

Bu günlere kavuştuğunda ibadet, istiğfar, Kur'an tilaveti ve duayı zirve noktada yaşayan Efendimiz (S.A.V) gibi ibadetle bütünleşmeli, dilimiz istiğfar, aklımız tefekkürle meşgul olmalı... Ve dua dua yalvarmalı, İslam âleminin felâhı, memleketimizin geleceği ve nefsimizin ıslâhı için...

 

   
© incemeseleler.com