Mehmet isimli bir kasabın; Kurban Bayramında büyük baş hissesine giren 7 kişinin kurbanını kestiğini farzedelim. Hissedarlardan birisi o anda orda bulunmasa ve vekaleti vermemiş bir durumda olsa, onun kurbanı sahih midir?

Fıkıhta fuzuli diye bir tabir vardır. Günümüzde lüzumsuz bir tabir anlamına gelebilir fakat fıkıhta; Birinin adına vekalet veya veladet olmadan iş yapan adam demektir.

Bu durumda kasap Mehmet o hissedarın vekaleti ve velayeti olmadan kurbanını kesti. Bu halde o hissedar adına olan hissenin vasfı "mevkuftur."  Mevkuf demek, akit sahibinin icazetinin beklenmesi demektir.

Eğer o hissedar, Allah kabul etsin, benim kurbanımı kesmişsiniz der, kabul ederse, o kurban kurban olarak sahihtir. Böylece mevkufluk durumu kalkıp münakitliğe dönüşmüştür. Hayır ben kabul etmiyorum, vekalet vermemiştim derse o kurban sahih değildir.  Bu fuzulinin tasarrufları diye bazı fıkhi kitaplarda geçen hususi bir bahistir.

Fıkıhta; akidlerde temsil bahsinde geçen fuzulilik mevzusu çoğumuzun dikkatinde değildir. Ama kurban, zekat, nikah gibi bir çok sahada bizim işimiz kolaylaştırıyor.

Batuhan Alkan - incemeseleler.com

   
© incemeseleler.com