Kadın cinsi organının bulunduğu mahal, daima temiz ve sıcak tutulmalıdır. Zira bu mahal çok hassas bir bölgedir. Kadın cinsiyet organı, salgıladığı asitlerle kendini bakteri ve mikrop­lardan korumağa çalışır. Temizlik kaidelerine uyulmadığı tak­dirde ise burada bakteriler hızla çoğalmaya başlar. Tehlikeli hastalıkların ortaya çıkmasına sebebiyet verebilir. Bu hasalıklardan korunmak için yapılması gereken en mühim şey, cinsiyet organlarının bulunduğu mahalli sık sık bol su ile ve zeytin yağından yapılmış tabii sabunlarla yıkamaktır. Tuvaletten sonra bu organlar muhakkak esaslı bir şekilde yıkanmalı, organlar üzerinde idrar, ter, V.s kalıntısının bulun­masına asla müsaade edilmemelidir.

Daha değişik tarifi de şöyledir:

Her türlü hastalıktan korunmak için İslam'ın öngördüğü tahareti eksik etmemelidir. Haftada bir sünnet olan banyo ih­mal edilmez ve taharet yapılırsa, hastalıklardan büyük ölçüde uzak kalınır.

. 

. 

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri 

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Toplumsal hayattaki huzur ve başarının yeğane anahtarı olan aile yuvası; belirli prensipler çerçevesinde atılan adımlarla hayat bulur.

Bu eser; evlilik meselelerini bu bakış açısıyla ele almaktadır.

Kaynak olarak; Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şeriflere; hak mezhepler ile ilim irfan ehlinin görüşlerine yer verilmiştir.

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır. Eseri başka sitelerde yayınlamak yasaktır !

Çocuk, ana ve baba için büyük bir nimettir, dedik. Evet, böy­ledir. Çünkü çocuk gözlerin nurudur. Bugünün küçüğü olan çocuk, yarının büyüğü olacağından dolayı büyük önem taşımaktadır. Onun içindir ki, çocuğun küçük yaştan itibaren terbiye edilmesine, ahlaklı ve bilgili olarak yetiştirilmesine, hele imanlı olarak büyütülmesine çok önem verilmelidir. Çocuğun maddi gıdasına önem verilmesi gerektiği gibi, manevi gıdasına da önem verilmesi lazımdır. Maddi gıdasız yetiştirilen çocuk, fi­ziki bakımdan cılız olduğu gibi, manevi gıdadan yoksun çocuk da ruhen cılız yetişir ki, her ikisinin de akıbeti tehlikelerle dolu olur. Çocuk terbiyesi ve yetiştirilmesi hususunda Resulüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) in şu hadis-i şerifine çok dikkat etmek gerekir:

"Her çocuk (İslam) fıtratı üzerine doğar. Ancak ana ve babası onu ya yahudileştirir, ya hıristiyanlaştırır, veya mecusileştirir."

(Camiu's-Sağir; c. 2, s. 79)

Evet, alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) böyle buyuruyor. Böyle buyurduğu gibi, kendileri de çocuklarla çok meşgul olurlardı. Çocuklara daima sevgi, şefkat ve merhamet göstermişlerdir. Çocuklara şefkat ve merhamet göstermeyenlerin merhametsiz, şefkatsiz kimseler olduklarını haber vermiştir.

 

Küçük çocuk, gördüğünü hemen kavrar; çünkü onun hafızası kullanılmamış bir teyp bandı gibidir. Teyp bandı işittiği şeyi hemen aldığı gibi, küçük çocuğun. hafızası da gördüğü ve işittiği her şeyi hemen alır. Bunun içindir ki, ana-baba çocuğa iyi örnek olmalı, çocuğa daima iyi olan şeyleri göstermeli ve işittirmelidir. Bugünün çocuklarında eğer ahlaksızlık görülü­yorsa, çocuklardan kötü işler sadır oluyorsa, bunun yegane so­rumlusu onların terbiyesini ihmal eden ana-babalardır. Bugün çocuklarını iyi terbiye etmeyen,ana-babalar, yarın çocuklarının işleyecek oldukları fenalıklardan da sorumludurlar.

Bir çocuğun dünyaya gelmesine vesile olan ebeveynin, ço­cuklarına karşı çok önemli görevleri vardır. Çocuğun dünya ve ahirette mes'ud olabilmesi için onun ana ve babası tarafından iyi, çok iyi terbiye edilmesi lazımdır. Çocuk dünyaya geldiği za­man ana ve babanın biricik vazifesi çocuğun altı-yedi yaşına basıncaya kadar onun gıdasına ve sıhhatine önem vermeleri olduğu gibi, onu altı-yedi yaşından itibaren ahlaklı, imanlı, dini ve milli duygularla dolu olarak yetiştirmeleri de en mühim gö­revleridir.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

Çocuğu dünyaya gelen kimsenin şu hususlara riayet etmesi lazımdır:

Oğlan olunca sevinip, kız olunca üzülmemeli

Çocuğu dünyaya gelen kimse müjdelenince, doğan çocuğu bir nimet bilip hemen Allah'a şükretmesi gerekir. Peygamber aleyhisselam, "Evlat kokusu, Cennet kokusu­dur" buyurmuştur. Çocuğun ağlamasından ana-baba mütees­sir olmamalıdır. Çünkü O'nun ağlaması ana ve baba için duadır.

Doğan çocuk erkek olduğu vakit sevinip kız olduğunda üzülmek, dinen doğru değildir. Zira bunların hangisinin daha hayırlı ve ana-baba için daha yararlı olacağını Allah'dan başka hiçbir kimse bilemez. Bu hususu zemmetmek üzere Cenab-ı Allah Kur'an-ı Kerim'de buyuruyor ki:

"Onlardan birine kız (doğum) müjdesi verilince, kendisi pek öfkeli olarak, yüzü simsiyah kesilir. Verilen müjdenin tesiriyle toplumdan gizlenir. O (doğa) (sağ bırakıp) hakaretle mi tutacak, yoksa onu toprağa mı gömecek (kendi kendine düşünür). Bak, hük­medegeldikleri şey ne kötüdür!"

Yine Allah Teala buyuruyor ki:

"Göklerin ve yerin mülk (ve tasarruf) u Allah'ındır.

Ne dilerse yaratır. O, kimi dilerse ona kız (evlat) lar bağışlar, kimi dilerse ona erkek (evlat) lar lütfeder. Yahut (çocuklar) erkekler, dişiler olmak üzere çift verir. Kimi de dilerse onu kısır bırakır. Şüphesiz O, hakkıyle bilendir, (her şeye) kaadirdir."

(Şura suresi, ayet: 49-50)

İkinci ayet-i celile de kız evladı önce zikredildiğine göre onun daha hayırlı olduğuna işaret buyurulmaktadır. Öyle ise çocuk dünyaya geldiği vakit, eğer kız ise o zaman daha çok memnun olmak lazımdır.

Erkek çocuk doğduğu zaman fazla sevinip kız çocuğun doğumuyla üzülmemelidir. Zira hayrın hangisinde olduğu bi­linmez. Nice erkek çocuk sahibi vardır ki, oğlunu kız olmasını temenni etmektedir. Belki kızların anne-babaya sağladığı ra­hatlık, erkek çocuklarının sağladığı rahatlıktan daha fazladır. Kızları yetiştirmek hususunda elde edilen sevab daha boldur.

.

.

Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Bu eser incemeseleler.com ile internete müsadeli olarak kazandırılmıştır.

Eseri başka sitelerde yayımlamak yasaktır !

   
© incemeseleler.com