إِنَّا أَعْطَيْنَاكَ الْكَوْثَرَ
“Muhakkak ki biz sana kevseri verdik.”
إِنَّا Muhakkak ki biz
أَعْطَيْنَاكَ Sana verdik. (Neyi verdik?)
الْكَوْثَرَ Kevseri verdik.
فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْ
“O halde
Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.”
فَصَلِّ O halde namaz kıl. (Kim
için?)
لِرَبِّكَ Rabbin için (daha?)
وَانْحَرْ Kurban Kes
إِنَّ شَانِئَكَ
هُوَالْأَبْتَرُ
“Doğrusu
sana kin besleyendir soyu kesik olan!”
إِنَّ شَانِئَ Muhakkak kin besledi(buğz etti.) (Kime?)
ك Sana
هُوَ İşte o Kimdir?
الْأَبْتَرُ Soyu kesik olandır.