بسم الله الرحمن الرحيم
اَلْمَكْتُوبُ الثَّالِثَ عَشَرَ وَالْمِائَتَانِ
213. Mektup kimedir?
إِلَى الَّسيِّد فَرِيد Seyyid Feridedir
Ne hakkında?
فِى الْمَوَاعِظِ  Bir takım mev’ızalar hakkında
Daha?
وَالنَّصَائِحِ Nasıhatler hakkındadir
Ne ile?
بِالتَّرْغِيبِ Teşvik etmek ile
Neye?
فىِ اِتّبِاَعِ عُلَمَاءِ أَهْلِ السُّنَةِ وَالْجَمَاعَةِ ،
Ehli Sünnet Vel Cemaat Alimlerine tabi olamaya(uymaya)
Daha?
وَالَّتحْذِيرِ عَنْ مَصَاحَبَةِ عُلَمَاءِ السُوءِ ... الخ
Kötü alimlerin arkadaşlığından (sohbetinden)kaçmak,uzaklaşmak

213. Mektup, Seyyid feride yazılmıştır. Bir takım mev’ızalar hakkında, Ehli sünnet vel Cemaat Alimlerine tabi olamaya(uymaya)ve kötü alimlere musâhabetten (arkadaşlığından,sohbetinden) kaçımak –uzaklaşmak  ile alakalı nasihatlerdir.

عَصَمَكُمُ اللهُ سُبْحَانَهُ Allah sübhanehü muhafaza eylesin
Neden?
عَمَّا لاَ يَلِيقُ  بِجَنَابِكُمْ
Tarafınıza (zatınıza) layık olamayan (yakışmayan) şeyden
Ne hurmetine?
بِحُرْمَةِ جَدِّكُمُ الْأَمْجَدُ (عَلَيْهِ وَعَلَى آلهِ الصَّلاةُ والسلامُ
Çok Şerefli olan ceddiniz  hürmetine (Salat ve selam onun ve elinin üzerine olsun)
قَالَ الله سُبحَانهُ َوتَعالَى
Sübhanehü Teâla Hazretleri  buyurdu ki;
" هَلْ جَزَاءُ ْالإِحْسَان İhsanın İyiliğin Mükafatı (cezası) olurmu?
إِلاَّ اْلإِحْسَانُ " Ancak iyilik olur
. وَلاَ أَدْري  Ben bilmiyorum
 بِأَىِّ إِحْسَانٍ Hangi iyilik
أُكَافِئُ   Denk (Karşılık) olur
Neye?
إِحْسَانَكُمْ ،  Sizin yaptığınız iyiliğe
سِوَى أَنْ أَكُونَ  رَطْبَ الِّلسَانِ Lisanımı ıslatmış olamamdan başka
Ne ile?
بِدُعاَءِ سَلاَمَتِكُمْ فِى الدَّارَيْنِ
Dünya ve ahiret selametiniz için dua etmek ile
Nerede dua etmek?
فِى الْأَوْقَاتِ الشَّرِيفَةِ Şerefli vakitlerde
اَلْحَمْدُ للهِ سُبْحَانَهُ وَالْمِنَّةُ  Sübhan olan Allaha hamd ve şükür  olsun
أِنَّ هَذَا الْمَعْنَى  Bu mana(dua etmek)
Nedir?
مُيَسَّرٌ مِنْ غَيْرِاخْتِيَارٍ .  Gayri ihtiyari (kendiliğinden) olan şeylerdir
وَاْلإِحْسَانُ اْلآخَرُ  Diğer ihsan (iyilik)
اَّلذِى تَلِيقُ الْمُكَافَأةُ بِهِ Kendisine Mükafat  layık olan
Nedir?
الَّتَذْكِرةُ وَاْلمَوْعِظَةُ  Va'z ve nasihattır
فايَا لَهَا مِنْ نِعْمَةٍ  Ne güzel ni’mettir
أِنْ وَقَعَتْ   Va'z ve nasihat vaki olursa
Nerede?
فِى مَعْرِضِ اْلقَبُولِ . Kabul edilen mekanda olursa

Allahü teâla Sübhanehü  Çok Şerefli olan ceddiniz hürmetine (Salat ve selam onun ve elinin üzerine olsun.) tarafınıza (zatınıza) yakışmayan(layık olamayan) şeyden muhafaza eylesin.

Sübhanehü Teâla Hazretleri  buyurdu ki; İhsanın(iyiliğin) mükafatı ancak iyiliktir. Şerefli vakitlerde dünya ve ahiret selametiniz için dua etmek ile lisanımı ıslatmakdan başka sizin iyiliğinize denk hangi iyilik ile karşılık vereyim bilemiyorum.

Allahü tealaya hamd ve şükürler olsun ki bu dua gayri ihtiyari olan şeydir.
Kendisine mükafat  layık olan  Diğer ihsan  (iyilik) vaz ve nasihattır. Bu va’z ve nasihat kabul edilen mekanda olursa ne güzel ni’mettir.

أَيُّهَا الَّنقِيبُ ) الَّنجِيبُ  Ey! Soylu,asil,reis olan zat,
إِنَّ خُلاَصَةَ الْمَوَاعِظِ  Mev’ızaların hulasası(aslı)
وَزُبْدَةَ النَّصَائِحِ   Nasihatlerin kaymağı (özü)
Nedir?
وَاْلاِخْتِلاَطُ وَاْلاِنْبِسَاطُ  Karışmak (beraber olamaktır)
Kim ile?
مَعَ أَصْحَابِ الدِّيَانَةِ  Dine bağlı olan kimseler ile
Daha?
وَأَرْبَابِ التَّشَرُّعِ ،
Şeriat erbabı (Dinin emirlerini tatbik eden)kimseler ile
  Daha?
وَكُلٌّ مِنَ التَّدَيُّ      والتَشَرُّعِ
Dine ve şeriatin (islamın emirlerini yerine getimekten) herbireri
Nedir?
مَرْبُوطٌbağlıdır
Neye?ِ
بسُلُوكِ طَرِيقَةِ أَهْلِ الُّسنَّةِ وَالْجَمَاعَةِ الْحَقَّةِ ،
Hak olan Ehli Sünnet vel  Cemaat yoluna girmeye”ahkamıyla yaşamaya”
الَّذِينَ  Ol bir ehli sünnet ve-lCemaat mezhebi  sahibleri ki;
هُمْ اَلْفِرْقَةُ النَّاجِيَةُ  O fırka-ı naciyedir.(kurtulmuş fırkadır)
Neden?
مِنْ بَيْنِ سَائِرِ الْفِرَقِ اْلإِسْلاَمِيَّةِ ، Diğer islami fırka arasıdan
وَالنَّجَاةُ بِدُونِ مُتَابَعَةِ هَؤُلاَءِ اْلأَكَابِرِ
Bu büyüklerin (Ehli Sünnet vel Cemaat mezhebinin müctehitlerine,imamlarına)mütebeat olmadan kurtuluş
Nedir?
مُحَالٌ ، (imkansızdır) Muhaldir
والْفَلاَحَُ مِنْ غَيْرِ اتِّبَاعِ آرَائِهِمِ
Onların görüşlerine(i’tikatına) ittiba (uymak)olmaksızın olmaksızın ferah
Nedir?
مُمْتَنِعٌ ،Mümkin değildir
وَالدَّلاَئِلُ النَّقْلِيَّة وَالْعَقْلِيَّةُ وَالْكَشْفِيَّةُ Aklı-naklı-keşfi deliller
Nedir?
شَاهِدَةٌ ، Şahitdir
Neye?
لِهَذَا الْمَعْنَى Şu manaya (anlatılana)
لاَ تَحْتَمِلُ التَّخَلُّفَ  İhtilafa (ayrılmaya) ihtimal yoktur
أَصْلاً asla!

Ey! Soylu,asil,nakıb olan efendi, mav’ızaların hulasası(aslı) nasihatlerin kaymağı (özü) dine bağlı olan kimseler ve şeriat erbabı (Dinin emirlerini tatbik eden)kimseler ile (beraber olamaktır) karışmaktır ve  Dinin, şeriatin (islamın emirlerini yerine getimekten) her bireri hak olan Ehli Sünnet vel-Cemaat yoluna girmeye ”ahkamıyla yaşamaya”bağlıdır.

O ehli sünnet ve-lcemeat mezhebi  sahibleri, diğer islami fırka arasıdan fırka-ı naciyedir.(Kurtulmuş fırkadır.) Bu büyüklerin (Ehli Sünnet vel Cemaat mezhebinin müctehitlerine, imamlarına)mütebeat olmadan kurtuluş muhaldir (imkansızdır.) Onların görüşlerine (i’tikatına) ittiba (uymak)olmaksızın ferah mümkin değildir. Şu manaya aklı-naklı-keşfi deliller şahittir. İhtilafa asla ihtimal yoktur.

فاإِذَا عُلِمَ   Bilindiği zaman
Ne bilindiği zaman?
خُرُوجُ شَخْصٍ مِقْدَارَ خَرْدَلَةٍ  Hardal tanesi kadar bir şahsın çıktığı
Neden?
مِنْ طَرِيقِ هَؤُلاَءِ اْلأَكاَبِرِ َّلذِى هُوَ الصِرَاطُ الْمُسْتَقِيمُ ،
Sıratı mustakim olan bu büyüklerin(ehli Sünnet vel Cemaat mezhebinin imamlarının,alimlerinin) yolundan
يَنْبَغِى أَنْ تَعْتَقِدَ  lazimdir. İnanmak
أَنَّ صُحْبَتََه  Onlarla sohbet
Nedir?
سَمٌّ قَاتِلٌ ، Öldürücü zehirdir
Daha?
وَأَنْ تَرَى مُجَالِسَتَه  Onun meclisinde oturmayı görmesi lazımdır
Ne gibi?
كَمُجَاَلسَةِ اْلأَفْعَى، Engerek Yılanın meclisinde bulunmak,(oturmak) gibi
وَطَلبَةُ اْلعِلْمِ İlim tâlibi olanlar (talebe)
الَّذِينَ  Ol kimseler ki;
لاَ مُبَالاَةَ فِيهِمْ
Kendilerinde mubalağası olmayan (Dini ahkama, ve  islami yaşantıya tam ehemniyet vermeyen)
فَهُمْ Onlar  
Nedir?
لُصُوصُ الِّدينِ Din hırsızlarıdır
مِنْ أَىِّ فِرْقَةٍ كَانُوا ، Hangi fırkadan olursa olsun
وَاْلاِجْتِنَابُ عَنْ صُحْبَتِهِمْ أَيْضًا
Onların sohbetinden(arkadaşlık yapmaktan) sakınmak(kaçmak)
Nedendir?
مِنْ الضَّرُورِيَّاتِ  Zaruriyattandır
وَجَمِيعُ هَذِهِ الفِتْنَةِ وَالْمَفْسَدَةِ اَلْوَاقِعَةِ فِى الدِّينِ
Dinde vaki olan bozukluk ve fitnenin cemisi(hepsi)
Nedendir?
مِنْ شآمَةٍ هَؤُلاَءِ الْجَمَاعَةِ O alimlerin kötülüğündendir
الَّذِينَ  Ol alimler ki
جَعَلُوا آخِرَتَهُمْ هَبَاءً Ahiretlerini heba eden
Nerede?
فِى جَمِيعِ حُطَامِ الدُّنْيَا .
Dünya(kırıntılarını) menfeatlerini toplamak uğrunda
أُولَئِكَ Onlar
الَّذِينَ  Ol bir kimselerdir ki;
اْشتَرَوْا  Satın aldılar
Neyi?
الضَّلاَلَةَ بِالْهُدَى  Hidayet mukabili dalaleti (sapıklığı)
فَمَا رَبِحَتْ تِجَارَتَهُمْ Onların ticareti kazanç getirmedi
وَمَا كَانُوا مُهْتَدِينَ Onlar hidayette (doğru yolda) olamadılar

Bir şahsın, Sıratı mustakim olan bu büyüklerin(ehli sünnet vel-cemeat mezhebinin imamlarının) yolundan hardal tanesi kadar çıktığı bilinse, onlarla sohbetin, öldürücü zehir olduğunu inanması ve Onların meclisinde oturmayı, Engerek Yılanın meclisinde (oturmak) gibi görmesi lazımdır.  

Kendilerinde mubalağası olmayan (Dini ahkama, ve  islami yaşantıya tam ehemniyet vermeyen) İlim talibi olan (talebe) hangi fırkadan olursa olsun din hırsızlarıdır. Onların sohbetinden(arkadaşlık yapmaktan)
sakınmak(kaçmak) zaruriyattandır.   

Dinde vaki olan bozukluk ve fitnenin cemisi(hepsi) dünya(kırıntılarını) menfeatlerini toplamak uğrunda Ahiretlerini heba eden alimlerin kötülüğündendir.(İşte onlar hidayet mukabili dalaleti (sapıklığı)satın aldılar, onların ticareti kazanç getirmedi,hidayette (doğru yolda) olamadılar.     


رَأَى شَخْصٍ  Bir şahıs görmüş
Kimi?
إِبْلِيسَ اَّللعِين Lanetlenmiş olan şeytanı
Ne olduğu halde?
قَاعِداً Oturur halde
مُسْتَرِيحًا  İstirehat eder halde
فَارِغَ الْبَالAklı boş halde
Neden?
مِنَ اْلاِشْتِغاَلِ Meşguliyetten
Ne ile?
بِاْلإِغْوَاءِ وَاْلإِضْلاَلِ Saptırmak ve dalalet ile
فَسَئَلَهُ عَنْ سِِّر ذَلِكَ  Bunun sırrından sual etmiş
َفقَالَ الَّلعِينُ  :"  Mel’un şeytan dedi ki;
أِنَّ عُلَمَاءِ السُّوءِ  Kötü alimler
Neredeki âlim?
فِى هَذَا الْوَقْتِ Şu vakitte ki
قَدْ كَفَوْا أَمْرِى  Onlar işimi yüklendiler
وَتكَفَّلُوا لِى بِاْلإِغْوَاءِ وَاْلإِضْلاَلِ " 
Benim sapıklığa kandırma işime vekil(kefil) oldular(üstlendiler)

Bir şahıs lanetlenmiş olan şeytanı insanları dalalet ve saptırmakla meşgul olmadan, istirahat ve oturur halde görmüş.Bunun sırrını(sebebini) sual etmiş. Mel’un şeytan, Şu vakitte ki kötü alimler benim sapıklığa kandırma işime vekil(kefil) oldular(üstlendiler).diye cevab vermiştir.

وَمَوْلاَنَا ) عُمَرُ Mevlana Ömer
مَوْصُوفٌ  Vasıflanmıştır
Ne ile?
بِحُسْنِ الِّسيَرَةِ  Batını güzelliği ile
وَالطَّوِيَّةِ  Niyyet güzelliği ile
Kimden?
مِنْ بَيْنِ الطَّلَبَةِ الْمَوْجُودِينَ اْلآنَ  
Şu anda mevcut talebeler arasında
هُنَاكَ بِشَرْطِ أَنْ تُقَوَّوا قَلْبَهُ  Kalbini takviye etmeniz şartı ile(dua himmet)
Daha?
وَتَعَاوَنُوهُ عَلَى إِظْهَارِ الْحَقِّ .
Hakkı izhar  etmekte yardımcı olmanız şartı  ile
وَاْلحَافِظُ اْلإِمَامِ فِيهِ أَيْضاً  Hafız İmamda bu hususta
جُنُونُ اْلإِسْلاَمِ  İslam delilerindendir
وَلاَبُدَّ  Elbetde lazımdır  
Neden?
مِنْ ذَاكَ الْجُنُونُ فِى اْلإِسْلاََمِ ،İslamda olan bu delilikden
لَنْ يُؤْمِنَ أَحَدُكُمْ Sizden biriniz elbette mümin olmaz
Ne zamana kadar?
حَتَّ يُقَالَ أَنَّهُ مَجْنُونٌ  O delidir denilinceye kadar
Bu Hadisi şerif nedir?
مَعْلُومٌ لِجَنَابِكُمْ ، Sizin tarafınızdan malumdur
وَهَذَا الْفَقِيرُ  Bu fakir
لَمْ يُقْصِّرْ فِى اْلقَوْلِ وَاْلكِتَابَةِ
Yazıda ve sözde  taksır edemedim (kısaltamadım)
Ne hakkında?
فِى التَّحْرِيضِ عَلَى الْصُحْبَةِ الْحَسَنَةِ  Güzel sohbet üzere teşvikte
Daha?
وَلَمْ أَرْخَصْ Ruhsat vermedim
Kime?
لِنَفْسِى  Kendime
Neyi?
أَنَْ تَتْرُكَ الْمُبَالَغَةَ  Mubalağayı terk etmeyi
Ne hakkında?
فِى التَّحْذِيرِ عَنِ اْلمَصَاحَبَةِ السُّوءِ
Kötü arkadaşlar ile musâhabet (arkadaşlık)yapmaktan tahsir (korkutmak) hakkında
وَأَرَى ذَلِكَ  Ben bunu görüyorum
Ne  görüyorum?
أَصْلاً عَظِيمً Azim (büyük) bir asıl
وَالْقَبُولُ Bunu Kabul etmek
مِنْ عِنْدِكُمْ Sizin tarafınızdan
فَطُوبَى Müjdeler olsun
Kime?
لِمَنْ  جَعَلَ مَظْهَراً لِلْخَيْرِ ،  Kendisini hayra yardımcı kılan kimselere
وَتَذَكُّرُ إِحْساَنَاتُكُمْ Sizin iyiliklerinizi hatırlamak
يُورِدُنِى Beni götürdü
Ne üzerine?
عَلَى هَذَا الْقِيلِ وَاْلقَال  Şunları söylemeye
وَيُنْسِينِى Beni unutturdu
Neyi?
مُلاَحَظَةَ التَّصْدِيعِ وَاْلإِمْلاَلِ
Sizin başınızı ağrıtma (yorgunuk verme) hissini
وَالسَّلاَمُ .Vesselam

Mevlana Ömer kalbini takviye (dua himmet) etmeniz ve hakkı izhar  etmekte yardımcı olmanız şartı  ile şu anda mevcut talebeler arasında niyyet güzelliği batını güzellik ile vasıflanmıştır.(güzel ahlak sahibidir.)
Hafız İmamda islam delilerindendir.Bu İslami delilikden herkeste olması lazımdır. “Sizden birinize O delidir denilinceye kadar elbette mümin olmaz.” Hadisi şerifi sizin tarafınızdan malumdur.

Bu fakir  güzel sohbet üzere teşvik husundaki yazı ve sözü kısaltamadı. Kötü arkadaşlar ile musâhabet
(arkadaşlık)yapmaktan tahsir (korkutmak) hakkında mübalağayı terk etmeyi  kendime ruhsat veremedim.Ben bu hususu büyük bir asıl görüyorum.Kabuletmek sizin tarafınızdandır. Kendisini hayra yardımcı kılan kimselere  müjdeler olsun.İyiliklerinizi hatırlamak, bana bunları  söylemeye götürdü, sizin başınızı ağrıtma (yorgunuk verme) hissini unutturdu.

Vesselam.
 

   
© incemeseleler.com